Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57 · Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32 · Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58 · Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46 · Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56 · Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53 · Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39 · Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20 · BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26 · The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19 · Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41 · Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36 · HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39 · Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33 · Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13 · Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13 · Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59 · Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38 · LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
LOTR: Toprağın İçindeki Kayıp Halk
Yayınlanma tarihi Nisan 04, 2005 - 09:53:24 Gönderen iarwainbenadar |
|
NarwingAnglachel göndermiş "Durunuz!
Birgün, Çagan Luk yakınlarındaki ovadan geçerken, Moğol kılavuzum mırıldandı:
- Durunuz!
Devesinin üstünden kendini bırakıp yavaşça aşağı kaydı, deve de kendiliğinden yere çöktü. Moğol, dua vaziyetinde ellerini yüzüne koyduktan sonra, kutlu cümleyi tekrarlamaya başladı:
- Om Mani Padme Hung!
Akşamın hülya verici güneşinin son ışınları ile aydınlanan bulutsuz göğe kadar ufukta uzanıp giden taze yeşilliğe bakarak kendi kendime: Ne oldu? dedim.
Moğollar bir müddet dua ettiler, aralarında fısıldaştılar ve develerinin kolanlarını sıktıktan sonra tekrar yola dizildiler. Kılavuz sordu:
- Gördünüz mü, korkudan develer kulaklarını nasıl oynatıyor, ovadaki at sürüsü nasıl hareketsiz ve tetikte duruyor, koyunlar ve sığırlar nasıl toprağa yatıyorlar? Dikkat ettiniz mi ki kuşlar uçmaz, tarla fareleri koşmaz ve köpekler havlamaz oluyorlardı? Hava hafif hafif titriyor ve insanların, hayvanların, kuşların yüreğine işleyen bir şarkının nağmelerini uzaklardan getiriyordu. Yeryüzü ile gökyüzü nefes almıyorlardı. Rüzgar esmiyor, güneş ilerleyişini durduruyordu. Böyle bir anda, gizlice koyunlara yaklaşan kurt, sinsi yürüyüşünden vazgeçer; ürkek antilop sürüsü çılgınca koşusunu ağırlaştırır; koyunun boğazını uçurmaya hazır bıçak, çobanın elinden düşer; yırtıcı insan, kuşkusuz salga kekliği ardında sürünmeyi bırakmaktadır. Bütün canlı yaratıklar kendilerini korkuya kaptırır, dua için ister istemez diz çöküp başlarına geleceği beklerler.
Demin olan bu idi. Demin olan da Dünyanın Kralı, yer altı sarayında, dünya milletlerinin alın yazısını öğrenmek için dua ettiği her sefer meydana gelen hadisedir.
Kültürsüz, basit bir çoban olan ihtiyar Moğol işte bunları söyledi. Moğolistan, çıplak ve korkunç dağları, üzerlerine ata kemikleri serpilmiş uçsuz bucaksız ovaları ile sırrı doğurmuştur.
Tabiatın kasırgalı ihtiraslarından ürken veya onun ölüm sessizliği içinde uyuyup kalan buralar halkı bu sırrın derinliğini sezmekte, sarı ve kırmızı Lamalar onu muhafaza edip şiirleştirmekte, Lhasa ile Moğolistanın Urgasındaki ruhani liderler (pontifes) ise Bilim ile Mülkiyetini gizlemektedirler.
Orta Asya seyahatimde, ilk defa olarak, başka bir isim vermem kabil olmayan Sırların Sırrını öğrendim. İlk önce Ona fazla itibar etmiyordum, ne varki bölgesel ve genellikle tartışılması mümkün bazı delilleri tahlil ve mukayese ettikten sonra öneminin farkına vardım.
Amil Irmağı kıyılarında yaşayan ihtiyarlar bana bir efsane anlattılar:
Bir Moğol kabilesi, Cengiz Hanın isteklerinden kurtulmaya çalışırken bir yer altı ülkesine gizlendi.
Daha sonraları, Nogan Kul Gölü Soyotlarından biri bana, Agarthi Devletine kapı hizmeti gören ve içinden duman bulutları yükselen bir delik gösterdi. Vaktiyle bir avcı bu kapıdan Devlet sınırları içine girdi, dönüşünde de görmüş olduklarını anlatmaya başladı. Sırların Sırrından bahsetmesine engel olmak için Lamalar onun dilini kestiler. Avcı, ihtiyarladığında mağaraya döndü ve hatırası onun göçebe kalbine haz ve neşe vermiş olan Yer altı Devleti içinde kayboldu.
Narabanchi-Kure Hututkusu Jelyp Djamarapın ağzından daha fazla malumat aldım. O bana, Yeraltı Devletinden çıkıp dünyaya gelen kudretli Dünyanın Kralının ortaya çıkışını, mucizelerini ve kehanetlerini anlattı. Ancak o zaman anlamaya başladım ki; bu efsanede, bu hipnozda, bu kollektif vizyonda yani her ne şekilde yorumlanırsa yorumlansın, yalnız bir sır değil, fakat Asyanın siyasi hayatının gidişine tesir edebilecek gerçek ve hakim bir güç gizli idi.
O andan itibaren araştırmalarıma devam ettim. Prens Choultoun-Beylinin gözdesi Lama Gelong ile Prensin kendisi, bana Yeraltı Devletini tarif ettiler. Lama Gelong dedi ki:
Dünyada herşey, uluslar, yasalar ve gelenekler sürekli bir değişim ve gelişim halindedir. Ne kadar büyük imparatorluklar ve ne çok parlak kültürler yok olmuştur. Yalnız değişmeyip kalan bir şey varsa o da fenalık; habis ruhların bu vasıtasıdır.
Altı bin yıldan fazla bir zaman önce saygıdeğer bir kişi, bütün bir kabile ile birlikte toprağın içinde kayboldu ve yeryüzüne bir daha çıkmadı. Bununla beraber, o zamandan sonra birçok kimse; Sakya Muni, Undur-Gheghen, Paspa, Babür ve başkaları Yeraltı Devletini ziyaret etti. Bu yerin nerede bulunduğunu bilen de yok. Kimi Afganistan ve kimi de Hindistan der. Bu bölgelerin bütün insanları kötülüğe karşı korunmuşlardır. Ve sınırları içinde cinayet yoktur. Bilgi sessizce gelişmiş, hiçbir şey orada yıkılma tehlikesine düşmemiştir. Yeraltı halkı, bilimin en yüksek katına erişmiştir. Şimdi o, milyonlarca yurttaşı olan büyük bir Devlettir ki, üzerinde Dünyanın Kralı saltanat sürer.
O, tabiatın bütün kuvvetlerini bilir, bütün insan kalplerini ve Kaderin Büyük Kitabını okur. Göze görünmediği halde, her emrini icraya hazır sekiz yüz milyon kişiye hükmeder.
Prenslerin yurtaları ile Lamaist manastırlarında Agarthi hakkında daha birçok öykü dinledim. Bu öyküler bana anlatılırken takınılan tavır, küçük bir kuşku bile göstermeme elverişli değildi. Esrarengiz...
Polonyalı Bilgin ve Asya Gezgini Prof.Dr. F. Ossendowski (1876-1944)
Aha ! İşte hayalim, elfler yaşıyor olabilirmi sizce ? Bence bir ihtimaldir yaşamaları. Bu adam gibi daha niceleri var, böyle olaylara tanıklık eden. Hatta FORUMda da tartışıldı bu konu. Peki, bütün bunların gerçek olduğunu kabul etsek bile hala kafamda birkaç soru kalmıyor değil. Elfler niye yer altına kaçsın ki ? Madem kaçtılar neden kaçtıkları şey onları oralarda bulamadı ? Sonuçta koca bir ırkı korkutup yer altına indirecek kadar güçlü olan birileri bunları da yapabilir. Ve eğer bu kadar büyük bir savaş olduysa niye insanlık tarihinde bundan hiç söz edilmemiş ? Bunun gibi bir çok soru geliyor insanın aklına. Ama Moğollar`a da bu konularda güvenilebileceğini hiç zannetmiyorum. Sonuçta kurtlardan meydana geldiğine inanan bir toplum. Yani en azından efsanelerinde. Ayrıca Moğollar`da realistlik neredeyse sıfırdır. Hala çeşitli orman perileri vs şeylere inanırlar. Peki siz böyle bir ırkın tarihinden ne beklersiniz ? Tabi ki böyle mitleri ! Ve eğer gerçekten yer altına itilmiş bir ırk varsa ve bu ırk yer altında bir yaşam kurup, gelişmeye başlamışsa bu kadar yıldır boş durmuyorlardır herhalde, yakında saldırıacaklardır. Atalarının kanları için. Dine baktığımızdada böyle olaylara rastlamak mümkündür örneğin; Zülkadeyn. Kur'an da ayetlerle Zülkadeyn'in Allah vasıtası ile kuzey ve güneye gidip orada çeşitli kavimlere rastladığı söylenmektedir. Sonuç olarak mantığım, bu moğol hikayesine "uydurma" diyor, öte yandan içimden bir parça gidip elfleri görmek istiyor(tabii ordakiler elfse) aynı Bilbo gibi. Neyse eğer birgün gitmeye karar verirsem belki aranızdan biri de bana katılmak isteyebilir ???"
|
| |
Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
"LOTR: Toprağın İçindeki Kayıp Halk" | Oturum Aç/Yeni Hesap Yarat | 5 yorum |
| Yorumlar gönderene aittir. İçeriğinden hiçbir şekilde site ve site yönetimi sorumlu tutulamaz. |
Re: Toprağın İçindeki Kayıp Halk (Puan: 1) Gönderen luthien_arwen61 Tarih: Nisan 10, 2005 - 20:10:06 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | bunu ilk defa senden duyuyorum.çok ilgimi çektiği de bir gerçek.sizce de elfler dünyada hala yaşıyoy olabilir tabi eğer gerçekseler. gerçi ben arasıra gerçek olmalarını istemiyor diilim ama bana çok mantıksız geliyor.hem eğer kaçtılarsa neden hala geri gelmiyorlar? sonuçta onlar bu dünyadan sürüldülerse neden haklarını gelip de almıyorlar? |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Toprağın İçindeki Kayıp Halk (Puan: 1) Gönderen dwarfwithmorthalcharisma Tarih: Nisan 10, 2005 - 00:13:16 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | valla ne diyebilirim ki! inanmıyorum böyle bi şeye ama gidersen gelirim merak ediyorum çünkü hani ya varlarsa |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
]
Re: Toprağın İçindeki (Puan: 1) Gönderen iarwain-ben-addar (iarwain@yuzuklerinefendisi.com) Tarih: Nisan 04, 2005 - 10:33:01 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) http://www.yuzuklerinefendisi.com | Bu konu, uzun yıllar daha tartışılmaya devam edilecek anlaşılan. Ben böyle birşeye inanmıyorum. Ancak, Moğolların gerçekçiliği için Neredeyse Sıfırdır demişsin. Hala perilere falan inanıyorlar gibisinden. Bir de Kurtlardan geldiklerine inanıyorlar diyerek.
Dünya üzerinde yaşayan toplumların hepsinde bu türden inançlar hala vardır. En modern olanın da bile. Bizler de Cinlere, meleklere inanıyoruz. Aynı şey aslında. Hala Türk`leri kurtların kurtardığına inananlar var. Mitler, içlerinde mutlaka bir gerçeklik payı barındırırlar diye düşünmüşümdür hep.
Yeraltı Halkı konusu bana neden mantıksız geliyor.? Dünya iç boşluğu gibi bir olgunun ispatlanamamış olması büyük etken. Ve orada yaşayacak canlıların uzun bir evrim sürecinden geçmesi gerektiği fikrine sahibim. Dolayısıyla, yeraltına kaçtıkları ilk yüz yılda soylarının tamamen tükenmiş olması gerekirdi.
Eski inançların günümüzde ki yansımalarından başka birşey değil. |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Toprağın İçindeki Kayıp Halk (Puan: 1) Gönderen Bruinenn Tarih: Mayıs 18, 2005 - 12:51:57 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Merhaba Yüzükdostu,
Elflerin gerçekten var olduğuna inananlardanım ve bu konuda geniş bir araştırma yapıp araştırma dizisi halinde yayınladım.
Forumda Ortadünya bölümünde birkaç sayfa geri gidersen, "İnsanlara anlatalım mı?" diye bir başlık bulacaksın. Orada Elflerin varlığına işaret eden bilgileri okuyabilirsin. |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
|