Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57 · Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32 · Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58 · Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46 · Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56 · Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53 · Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39 · Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20 · BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26 · The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19 · Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41 · Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36 · HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39 · Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33 · Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13 · Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13 · Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59 · Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38 · LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
Fireforge göndermiş "Madem yollamaya başladık bende yollayayım şiirleştirme projesinin bana ait bolumunu .....
Boş arazilerin ortasında kalmış
Bir adaya benzer Bree
Önemli bir köy orası
Düşününce yerini
Tarlaları ve hanıyla
İşlenmiş ağaçlıkları
Ve uzanır bir kaç millik bir kırlık
Etrafında köylerinin huzurla
Kumral saçlı,iri kısa boylu
Ve hür ve neşeliydi
Breenin İnsanları
Efendileriydi kendilerinin
Daha dost ve saygılı
Hem cücelere hem elflere
Hem hobbitlere hem diğerlerine
Oldugundan daha fazla Büyük Ahalinin
İlk sakiniydi onlar buraların
Orta Dunyanın batısından İnsanlardı ataları
Heyhat! Cok azı sağ kalmış Eski Günlerin kargaşasında
Fakat Döndüğünde Krallar engin denizin arkasından
Bulmuşlar onları bıraktıkları yerde
Ve şimdide Krallar soyu tükendiğinde
Onlar hala yerli yerinde
Yaşamazdı hiç bir insan Shirein 100 fersahlık Çevresinde
Lakin bulunurdu esrarengiz gezginler Breenin gerisinde
Kolcu derdi Bree insanları onlara
Lakin bilmezlerdi hiç bir şey nereden geldiler
Esmerdi onlar ve daha uzun boylu
İyi koku alır,toprağı duyarlardı
Ve inanırdı Breenin insaları onlar bilirdi kuşların dilini
Canları istediğinde giderlerdi ta Dumanlı Dağlara
Yalnız artık daha az görünür olmuşlar nedeni bilinmez
Haberler getirirlerdi ortaya çıktıklarında beklediği herkesin merakla
Hikayeler anlatırlar sıcak bir şöminenin başında
Lakin olmazdı arkadaş Bree nin İnsanları bunlarla
Yaşardı Bree de hobbitlerin aileleri
Berendibadesini aşmadan kalmışlar burada
Staddle da yaşardı onlar Bree Tepesının diğer tarafında
Dostluk ve mutluluk içinde yaşardı Büyük Ahali ve Kücük Ahali
Ve karışmazlardı bir diğerinin işine
Onlarla oluşuyordu Bree kenti
Yoktu böyle bir düzen ne kuzeyde ne güneyde
Sevmezlerdi seyahat etmeyi ne büyüğü ne küçüğü
Kaygılanırlardı yalnızca dertlerine Breenin
Fakat artık gelmiyordu Shireden kimse buraya
Arada yolu düşmüş bir Ediyarlı ya da
Macera arayan bir Took
Shirelı hobbitleri sevmezdi pek bunlar
Dışarlıklı der ve sıkıcı bulurlar onları
Fakat ne onlar bilir ne başkası kaç Hobbit yaşıyor
Kim bilir batısında Dünyanın
Fakat terbiyeli ve mürefeh di Breenin Hobbitleri
Unutmazlardı bir vakitler olan dostluğu Shiredan Breeye
Ve herkesin dediğine göre şu Brandybuck larda
Bree kanı vardı az da olsa
Tepenın yamacına yuvarlanmış
Yüz kadar taş evi vardı İnsanların pencereleri doğuya bakan
Ve Güneyinde bir kapı vardı Breenin girişi
Kapanırdı bu kapılar hava kararınca
Orada beklerdi Bree nin bekcileri kapının tam arkasında
Çok önceleri gelen giden çokken inşa edilmiş
Bir han vardı adı Sıçrayan Midilli Hanı
Eski bir kavşaktaydı Bree
Değişik ırkların seyahat ettiği
Ve ordan gelmekte idi
Breeden gelen haberler kadar tuhaf sözü
Fakat artık modası geçmişti bu yolun
Nedeni beliiydi tabi
Terk edilmişti Kuzey Ülkeleri
Otlar bürümüş yolu
İşte bu yüzden Yeşilyol der Breeliler ona
Yıllara rağmen duruyordu yerinde han
Önemli bir şahsiyetti işleten hanı
Tüm aylaklar toplanırdı burda soğuk bir bira ve sıcak bir sohbet arayarak
Ayrıca bir barınaktı da Kolcular için ve Gezginler
Ve Doğu Yolunu kullanıp dağlara giden Cüceler için
Hava kararmştı en nihayetinde Frodo ve arkadaşları vardığında Yeşilyola
Parlıyordu tepelerinde beyaz yıldızlar dostça
Lakin kapalı buldular Batıdaki Kapıyı ulaştıklarında
Oturan bir adam vardı Kapının arkasında
Aniden fırladı adam ayağa fenerini arayarak
Ve uzandı kapının üzeriden bunlara bakmaya
Ne istiyorsunuz ve nereden geldiniz? diye sordu homurtuyla
Han için geldik buraya dinlenmeye az da olsa diye cevapladı Frodo
Hobbitler 4 tane minik hobbit hemde Shiredankendı kendine yavaşça
Actı kapıyı yavaş yavaş en sonunda
Ve sürdü hobbitler midillilerini içeriye
Tam geçerlerken sordu isimlerin ve görevlerini bekçi
Fakat gözü kesmemişti adamı Frodonun vermedi cevabını
Adam ısrar etti nerden geldiklerinde
Sonunda dayanamadı cevapladılar Erdiyarlı hobbitleriz
Canımız gezmek ve konaklamak istiyor handadedi Merry
Ben bay Bradybuckım yeter mi bu sana
Daha fazla soru sormadı adam ve ilerledi hobbitler hana
Kendi kendine düşündü Frodo neden kuşkuluydu bu adam
Yoksa bir haber filan mı almıştı Gandalftan
Onlar vakit kaybederken Yaylalar ve Ormanda
Ulaşmış olabilirmiydi buraya?
Yalnız bir husursuzluk vardı içinde ve kapı bekçisinin sesinde
Bekçi bir süre baktı onların arkasından ve sırtınu dondu onlara sonra
O doner donmez kulubesıne bir cısım fırladı gölgelerden karıştı karanlığa
Yokuşları cıktılar hobbitler sokakları döndüler
Ve sonunda durdularr Hanın dışında
Evlerr garip göründü onlara ve büyük
Sam baktı hanın üç katına ve bakakaldı kalabalık pencerelere
Hayal etti göreceğini devleri yada ağaçlardan uzun şeyleri yolculuğu boyunca
Fakat yetiyordu ona görmeyi insanları evlerini ve kendilerini
Hatta fazlaydı bile karanlık bir günün sonunda
Hanın havlusunda bekleyen kara aygırlar ve
Pencerelerinden bakan Süvariler canlandı gözünde
İsyan etti burada kalmayacağız değil mi diye
Nesi varmış hanın Sam dedi Frodo
Hem Tom istedi burayı unutma
Bir ev gibi gözüküyordu han bilen gözlere
Kapı acıktı dışarı ışık taşıyordu
Kemerin tepesinde bir lamba yanıyordu
Lambanın altında büyükçe bir levha gösteriyordu
Şaha kalkmış beyaz,şişman bir midilliyi
Ve beyaz harflerle kapının üzerinde
Sıçrayan Midilli, Arpadam Kaymakpürüzü
Hobbitler tereddüt ederken girmeye
Bir şarkı başladı içerden neşeyle
Bir an için yüreklendiler şarkıyı duyunca indiler midillilerden
Sona erdi şarkı arkasında bir alkış tufanı
Midillieri bıraktılar avluda cıktılar merdivenleri
Frodo bir iki adım attı ve yüzyüze geldi bir adamla
Şişman,kısa boylu, kel kafalı, kırmızı suratlı
Beyaz bir önlük vardı üzerinde elinde kupalarla bolu bir tepsi
Acaba biz... diye başladı Frodo
Müsadenizle diye bağırdı adam omuzunun üzerinden
Ve koybuldu bir curcuna bulutu içinde
Bir an sonra tekrar ordaydı, önlerinde
iyi akşamlar küçük efendi ne istersiniz acaba
4 yatak ve 5 midilliye ahır eğer mümkünse
Bay Kaymakpürüzümüsünüz yoksa?
Aynen öyle!Adım Arpadam.Hizmetinizdeyim dedi
Ve sonra sanki bir şey hatırlamak istermiş gibi alnına vurdu
Evet Hobbitler diye bagırdı
Bay Took ile Bay Brandybuck dedi Frodo ve Sam Gamgee
Benim ismimde Tepedibi
Yine gitii aklımdan ama hatırlayacağım inan dedi adam
Ve çağırdı kalfası Nobu
Geldim Geldimbirden fırladı Nob kapıların birinden
Neşeli bir hobbitti bu onları görünce bakakalan
Bobu bul dedı Arpadam. Ve söyle ahırda beş midillik yer açsın
Ve goz kırptı Nob işini yapmak için fırlarken
Çok meşgulum bugun sormayın
Dun bir gezgin grubu geldi ve bugunde cüceler
Sanlısınız ki hobbitisiniz yoksa size yerde bulamazdık dedi Arpadam
Ve götürdü onları bir koridorda birazcık
Bir kapı açtı önlerinde ve İşte hoş bir saloncuk
Sonunda bıraktı hobbitleri
Sonsuza kadar konuşabilir belkide Bay Kaymakpürüzü
Fakat ne yazık ki vakti yok
Küçük ve rahat bir odadaydı hobitler
Ocakta parlak küçük bir ateş ve koltuklar
Ve üzerine beyaz bir örtü örtülmüş yuvarlak masa
Onun üzerinde bir zil Nobu çağırmak için
Fakta daha önce davrandı Nob
Ve beklemedi zilin çalmasını
Dalıverdi odaya aniden elinde mumlar ve bir tepsi dolusu tabak
İçecek ne alırdınız beyler? Diye sordu
Hobbitler ellerini yüzlerini yıkamışlar
Kuyuya benzer bira kupalarını yarılamışlardı
Nob ve Arpadam gelene kadar
Masa göz açıp kapayıncaya kadar kuruldu
Üzerinde sıcak çorba, soğuk et
Ve böğürtlen turtası ve taze ekmek
Terayağı ve yarım kalıp eski peynir.
Ve bunları görünce hatırladı hobbitler Shireı
3 çeyrek saatten sonra bitti yemek
Yemek kanlarını kaynattı ve yüreklerini
Ve karar verdiler eglenceye katılmaya
Fakat Merry ateşin başında kalmaya karar verdi
Belkide cıkar dolaşırdı biraz sonra
Ama uyarmadan etmedi Sözlerinize ve hareketlerinize dikkat edin diye
Tamam dedi Pippin ve indiler konukların yanına
Büyük ve karışık bir topluluk diye düşündü Frodo
Gözleri ışığa alıştığında
Alev alev yanmakta olan kütük ateşi ışıldatıyordu etrafı
Çünkü işe yaramıyordu eski lambalar
Ateşin başında duruyordu Arpadam sohpete dalmış
Bir kaç cüce ve garip görünüşlü biriyle
Sıralarda oturan bir sürü ahali vardı
Breenin İnsanları ve bir kaç cüce
Bir grup yerli hobbit ve karanlık siluetler köşede
Breeliler hep bir ağızdan başladı onları buyur etmeye
İçeri girdikleri anın hemen arkasında
Yabancılar özellikle Yeşil Yoldan gelenler diktiler gözlerini onlara
Hancı takdim etti onları Breeliler büyük bir hazla
Ve frodo takdim edildiğinde Staddleda oturan Tepedibleri
Diüşündüler onun kaybettikleri kuzenlerinden biri olabileceğini
Arkadaş canlısı ve meraklıydı Breeli hobbitler
Ve Frodo görevi ile ilgili birşeyleri açık etmek zorunda kalacağını hissetti
Ve bir yalan uydurdu kitap yazacağına dair
Geldiğine buralara bilgi toplamaya
Shire dışında yaşayan Hobbitler hakkında
Bir curcuna koptu bu sözün ardından
Ve Frodo gerçekten bir kitap yazmak istese doldurmuştu bile
İlk iki bölümün sayfalarını
Bunlar yetmezmiş gibi başladılar saymaya
Kimlerden yardım alabileceği hakkında konuşmaya
Fakat bir süre sonra durdu bu iş ve konu dondu Shirea
İnsanlar ve cüceler ise konuşuyordu daha çok uzaktaki olaylardan
Fazlasıyla tanıdık gelen haberlerden
Güneyde olaylar vardı anlaşıdlığı kadarıyla
Göçe kalkmıştı Yeşilyoldan gelen insanlar,bulabilmek amacıyla huzur
Anlayışlıydı Breeliler fakat kabul edemezlerdi o kadar insanı
Yolculardan biri çirkin görünüşlü biri
Söyledi daha fazla adamın geleceğini
Hobbitler kulak asmıyordu bunlara pek
Nasıl olsa sığınmayacaktı insanlar hobbit oyuklarına
Başladılar kendilerini evde hissetmeye ve başladılar
Shire ilgili konuşan Sam ve Pippini dinlemeye
Pippin bir kahkaha tufanına yol açtı
Anlatarak Uluğ Kazındaki çatının çökmesini
Ama Frodo pek rahat değildi çünkü
Shire gelip giden biri soruyordu devamlı
Tepedibi liler nerede oturur ve akrabalarını
Duvar kenarinda oturmakta olan birini farketti Frodo
Tuhaf yıpranmış görünüşlü fakat dinliyor onların konuşmalarını
Adamın önünde büyük bir içki maşrapası ve garip bir pipo vardı
Bacaklarını yumuşak deriıden ayagına tam oturan
Fakat eskimiş ve çamura batmış çizmeleri görünecekl şekilde uzatmıstı
Eski pelerıini yolculuk lekeleri taşıyan pelerine sarılmış iyice
Sıcağa rağmen ve kukuletasını çekmiş yüzüne iyice
Ama seçilebilyordu gözlerinin pırıltısı izlerken Hobbitleri
Bu kim dedi ilk fırsatta Frodo; Arpadama
O mu hancı o da fısıltıyla
Geziginlerden biri o kolcu deriz biz onlara
Çok az konuşur fakat eşi duyulmamış hıkayaler anlatır konuştuğunda
Bir yıl yok oldugu olur bazı zamanlarda sonra mantar gibi bitiveriri aniden
Hiç duymadım asıl adını ama
Buralarda Yolgezer derler ona
Rüzgar gibi gider uzun bacaklarıyla
Dedi ve uzaklaştı Arpadam müşterisi çağırınca
Adam sanki Frodoya bakıyordu anlamış gibi soruları
Ve az sonra davet etti Frodoyu yanına oturmaya
Kukelatasını geri attı Frodo gelirken yanına
Ve gözüktu kır düşmüş gür koyu renk saçları
Solgun sert bir yüzde duran bir çift keskin gri gözleri
Yolgezer derler bana, memnun oldum sizinle karşılaştıgıma
Efendi Tepedibi, eğer ihtiyar Arpadam isminizi dogru anladıysa
Doğru anlamışdedi Frodo gergin bir mizaçla
Raharlığı bulamadı o keskin gözlerin bakışları altında
Yerinizde olsam göz kulak olurdum arkadaşlarma
Engel olurdum fazla konuşmalarına
Tekin olmayan kişiler dolaşıyor etrafta
Ama bınu sen mi söylüyorsun diye düşünebilirsiniz dedi iğneli bir tebessümle
Frodonun yan bakışı üzerine
Dikkatle baktı Frodonun suratına ve başladı tekrar konuşmaya
Breeden çok garip yolcular geçiyor şu zamanlarda
Frodo söylemedi bir şey sadece baktı Hobbitlerin masasına
O da ne!Başlamıştı Took Bilbonun yaş gününü anlatmaya
Frodo tasalandı az da olsa
Fakat zararsız bir öyküydü bu yerli hobbitlere
Ama biliyordu bazıları bir şeylere Kaymakpürüzü mesela
Bilbonun yok oluşunu çıtlatmıştı birileri kulağına
Getirecekti bu Baggins ismini akıllarına
Özellikle de Breede bu ismi araştıran olduysa
Pippin çok memnundu gördüğü ilgiden
Korktu Frodo ya başlarsa bahsetmeye Yüzükten
Hemen bir şeyler yap bencededi Yolgezer
Ve aniden sıçradı Frodo bir masanın tepesine
Bir kısım Hobbitler döndü baktı ona
Heralde diye düşündüler kaçırdı birayı biraz fazla
Frodo başladı cebiyle oynamayı
Her zaman yaptığı gibi bir konuşmaya başladıgında
Bir düşünce geldi benliğine
Odanın içinden birinden ya da birşeyden
Tak yüzüğü kurtul bu aptallıktan diye
Fakat boyun eğmedi Frodo
Tuttu yüzüğü elinde sıkıca
Ve başladı Shireda dedikleri gibi
Bir iki uygun söz söylemeye
Şarkı, şarkı diye bağırmaya başladı diğerleride
Açık kaldı Frodonun ağzı bu nedenle
Eh başladı bir şarkı söylemeye
Uzun zaman önce Bilbonun söylediği
Bir han vardı,ihtiyar şen bir han
Kadim boz bir dağın eteğinde
Ve burada öyle bir bira mayalanırdı ki
Aydaki adam bile indi yeryüzüne
Bir gece ,payına düşeni içmeye
Seyisin çakırkeyf bir kedisi vardı
Beş telli bir keman çalan
Kemanın yayını sallardı bir aşağı bir yukarı
Kah tiz perdeden çağırır, kah pesten gıygıylardı
Kimi zamanda sürterdi onları
Hancının minik köpeği
Pek severdi latifeyi
Konuklar ne zaman neşelense aralarında
Kulak kabartır bütün şarkılara
Boğuluncaya kadar gülerdi
Bir de boynuzlu inekleri vardı
Bir kraliçe kadar mağrurdu
Fakat müzik döndürürdü başını bira kadar
Püsküllü kuyruğunu durmadan sallar,
Ve yeşillikte oynar dururdu
Ve ah! O gümüş çanak dizileri
O çatal bolluğu gümüşten!
Pazar günleri için özel bir takım vardı
Dikkatle ovulur, pırıl pırıl parlardı
Cumartesi akşamüstünden
Ay daki Adam içiyordu da içiyordu
Başlamıştı feryat ve figana kedi
Bir çanakla bir çatal masada başlamıştı oynamaya
Dansediyordu bahçedeki inek deli gibi zıplaya zıplaya
Küçük köpek ise kuyruğunun peşinde
Aydaki Adam bir bakraç daha aldı
Sandelyesinin altına yuvarlanıverdi
Orada sızıp kadlı, rüyasında biralar
Ta ki gökteki yıldızlar salona kadar
Ve yaklaşana kadar tan vakti
Sonra seyis çakırkeyf kedisine dedi ki
Şu Ayın ak küheylanına bak,
Kişneyip çiğniyorlar gümüş gemilerini,
Ama sahipleri içkide boğdu zihnini
Güneş ise doğdu doğacak!
Böylece kedi kemanında öyle şıkırdak şeyler
Öyle bir hava çaldı ki ölüyü diriltirdi
Yayını oynattı, hızlandırdı ezgiyi, sesler döküldü kemanından
Hancı Aydaki Adamı sarsarken bir yandan:
Saat üçü geçti kardeş dedi
Adamı yavaşca tepeye yuvarlayıp
Dertop edip atıverdiler Pazar günleri için özel bir takım vardı
Dikkatle ovulur, pırıl pırıl parlardı
Cumartesi akşamüstünden
Ay daki Adam içiyordu da içiyordu
Başlamıştı feryat ve figana kedi
Bir çanakla bir çatal masada başlamıştı oynamaya
Dansediyordu bahçedeki inek deli gibi zıplaya zıplaya
Küçük köpek ise kuyruğunun peşinde
Adamı yavaşçca tepeye yuvarlayıp
Dertop edip atıverdiler Aya
Bu arada atları da seyirttiler arkadan
İnek sıçrayarak geldi, sanki bir ceylan gibi
Çatalın bir koşup geldi, takılmış bir çanağa
Artık keman daha hızlı çalıyordu, gıygıy da gıygıy
Ulumaya başladı köpek de
İnek ile atlar amuda kalktılar
Tüm konuklar sıçrayıp yataktan kalktılar
Tüm konuklar sıçrayıp yataktan çıktılar
Dansa durdular yerde
Pink! Diye koptu kemanın telleri
İnek sıçrayıp Ayın üzerinden aştı
Küçük köpek bunca komikliğe güldü katıla katıla
Ve cumartresi çanağı koşa koşa
Gümüş Pazar kaşığıyla kaçtı
Yuvarlak Ay yuvarlandı tepenin ardına
Güneş kaldırırken başını;
Hanım inanamadı gözlerine
Çünkü hayrettir ki gündüz olduğu halde
Hepsi tekrar yollanmıştı yataklarına.
Bir alkıştır koptu Frodoya
İstediler daha çok bira
Ve başladılar bağırmaya
Bir daha beyim bir daha
Frodo başladı şarkısına bir daha
Bu sefer eşlik ediyordu herkes ona
Ve geldiklerinde İnek Ayın üzerinden atladı kısmına
Frodo da atladı havaya
Fakat buldu kendini içi maşrapalarla dolu bir tepside
Dinleyiceler hazırdı katıla katıla gülmeye
Fakat o da ne!Kaybolmuştu şarkıcı aniden ortadan
Delik bile bırakmadan geçmişti yerin altına
Bakındı yerlı hobbitler seslendıler Arpadama
Çekildi herkes Pippin le Samin yanından
Belliki herkes zannediyordu ki
Onlar arkadaşlarıydı bilinemeyen bir büyücünün
Esmer bir Breeli vardı aralarında
Süzüyordu onları bütün keyiflerini kaçırırcasına
Suratında bilmiş bir ifade ile
Ve aniden çıktı gitti kapıdan Güneyli adamla
Hemen arkalarından kapı bekçisi Harry
Frodo süründü yerde
Geldi Yolgezerin masasının altına
Duvara dayadı sırtını Yüzüğü cıkardı
Anlamamıştı nasıl geçti parmağına
Oysa sadece oynuyordu onunla
Düşerken geçmiş olsa gerek diye düşündü ama
Uymuş ta olabilirdi bir dilek ya da emre
Kendini ortaya çıkarmasını gerektiren
Eededi Yolgezer neden yaptın bunu
Arkadaşlarını düşünürken kendini derde soktun
Anlamadım ne demek istediğini dedi Frodo
Bal gibi anladınız Bay Baggins misadenizle
Konuşmak isterim sizle bir çift laf
Eh olur sonra konusurm seninle
Bu arada tartışma vardı ocak başında
Bay Kaymakpürüzü seyirtmiş içeri
Dinlemeye çalışıyordu herkesin aynı anda anlatığı hikayeyi
Ben onu gördüm daha doğrusu göremedim
Demeyin Bay Pelinağacı dedi hancı yüzünde şaşkın bir ifade
Tam o sırada Frodo geldi oraya
Bu işte bir yalnışlık var koybalmadım ben bir yere
Laflıyorduk şurda Yolgezerle
Çıktı ateşin önüne ,fakat geriledi konuklar
Öncekindende büyük bir kuşkuya
İnandıramadı onları emeklediğine masanın altında
Uzaklaştı Breenin halkı
Kaldıramazlardı daha fazla eğlence
Cüceler ve bir kaç yabancı insanda
İyi geceler dileyip uzaklaştılar handan
Ve sadece Frodo ve arkadaşları ile
Bir köşede sessizce oturan
Yolgezer kaldı salonda
Bay Kaymakpürüzü rahatsız olmamıştı pek
Çünkü olay tamamiyle aydınlanana kadar
Dolucaktı hanı basından sonuna
Fakat sordu Bay Tepedibine Ne yaptınız öyle
Nereden çıktı tabak çanak kırmak gecenin bir vaktinde
Üzgünüm diyebildi sadece çaresizlikle
Bir daha bir şeyler yapacaksan herkese söyle
Biz bu gariplikleri pek iyi karşılamayız ona göre.
Ha bu arada konuşmalıyım sizinle
Bir şeyler hatırladım söylemem gereken size
Bir vakit geleceğim odanıza bu gece
Elbette dedi Frodo içinde bir sıkıntıyla
Yatmadan önce yapması gereken özel konuşmalar
Artıyordu her geçen dakika
Bütün herkes ona karşı birleşmişmiydi ne?
Yaşlı Kaymakpürüzü bile sanki saklıyordu
Sişman yüzünde karanlık bazı şeyleri gizliden gizliye.....
"
|
| |
Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
Re: Sıçrayan Midilli Hanında (Puan: 1) Gönderen powerofMordor Tarih: Ocak 26, 2004 - 18:18:41 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Mısraları ayrı yazsaydın okumak kolay olurdu.Bazı yerler düzyazı tarzı olmuş.Mısraları fazla uzun tutmandan sanırım.Devam millet devam... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Sıçrayan Midilli Hanında (Puan: 1) Gönderen Greensleeves Tarih: Şubat 01, 2004 - 04:01:32 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | özellikle o başlangıçtaki kolcularla ilgili bölüme hayran kaldım:) takdir ve tebriklerimi sunarım:) şiir yeteneği "bıcı bıcı bıcı" ile sınırlı bir kişi olarak, özendim:) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Sıçrayan Midilli Hanında (Puan: 1) Gönderen EveningMaid (evenstar@mynet.com) Tarih: Şubat 02, 2004 - 23:43:25 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Bence çok sürükleyici Fireforgum.Ellerine sağlık canım kardeşim....
Bu site daha kaç tane şair çıkaracak acaba :) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
|