Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57 · Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32 · Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58 · Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46 · Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56 · Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53 · Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39 · Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20 · BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26 · The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19 · Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41 · Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36 · HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39 · Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33 · Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13 · Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13 · Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59 · Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38 · LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
LOTR: KARA ÜÇLÜNÜN GÖLGESİ
Yayınlanma tarihi Eylül 24, 2003 - 12:10:49 Gönderen ringmaster |
|
Anonim göndermiş "Ben bir dost:
Uzun süredir yazdığım hikayemin giriş kısmını size gönderiyor,neler düşündüğünüzü öğrenmek istiyorum.
KARA ÜÇLÜNÜN GÖLGESİ
Ateşin ve gölgenin kalbinde
Karıştı üçün kanı dönüştü bire
Dövüldü 3 kılıç öldürenin uğuruyla
Bir olacak kanın yılmaz sinsiliğiyle
Üçün gölgesi düştüğü zaman gönüllere Tanrılar o günü lanetledi ve toprak ana üzerinde yaşayan her ruh kaderin eline düştü.Yıkım hakim oldu sadece.Birin gücü yetmedi diğer ikisine.
Önce sadece insan vardı.Yaşadı,yaşattı,çoğaldı,hayaller gördü umutsuzluklar yaşadı.Sonra yoldan çıktı ve Tanrı tanımaz oldu.Bu gidiş küfre varınca da aldıkları ceza ağır oldu.Büyük felaketten çok azı kurtuldu.İnkar ettikleri ruhların gözyaşıyla boğuldular.
Bu kurtulanlar göçtükten 2 nesil sonra eski medeniyeti hatırlayan kalmadı.
Bu nesil yüzyıllarca inançsız yaşadı.İnançları sadece ilim oldu.En aklı başındası kara büyüye yöneldi.Daha ahmak olanlar onun köpeği oldu.Kadınlar,erkekler,tüm sülaleler yanında yetişti ve nesiller geçtikçe bu ayrılanlar toprak ananın neredeyse hepsine hakim oldu.Kanları değişti,unuttular insan olduklarını.En aklıbaşındası kendini Tanrı ilan etti artık ölümün bile onu yenemeyeceğini anladığı gün.Bir ev yaptı insanlar ona üç nesil boyunca.Gençler çalıştı,oğulları yükseltti,torunları yüceltti ve bitirdi.Sonra tüm sülalesini ve diğer insanlar arasında ruhunu okuyup içinde büyünün kara isini gördüğü herkesi etrafında topladı.Kalan insanları sürdü toprakananın en uzağına,en bahtsız yaylalarına.Gidip gelecekleri seçti.Yolcular dedi onlara. İnsanlara tanrıları olan Yüce Emarut ve kendi emrindeki cadı meclisinin buyruklarını taşıdı bu yolcular.
En aklıbaşındası Yüce Emarut olmuş Tanrı kesilmişti insanların üstüne.Onbir erkek onbir dişi cadıdan kurduğu meclis geleceği okumakta,onu bu işle meşgul etmemekteydi.İnsanların arasında nesiller sonra küçük toprak parçası Arachis ten ayrılan kalmadı.Hepsi orda yaşayıp orda ölmeye başladı.Yasak memleket Sefaryo yu ve cadıları gören,Yüce Emarut un huzuruna girebilen kimse yoktu.Sadece Tanrılarının orda olduğunu ve kendilerini yaşattığını biliyorlardı.Ancak ölüm sınırlarına geldiklerinde Sefaryo onlara yiyecek artıklarını ve suyu gönderirdi.Arachis te yaşayan sefil insanların bazıları Emarut un nezih halkı cadılar arasına girip kutsanabilmek,pislik ve çamur içinde yaşamaktan kurtulabilmek için kara büyü ile ilgileniyordu ama tek başaran Naraty nin yaptıklarından en değersiz bir büyüyü bile yapamıyorlardı.Naraty içindeki karanlığı uyandırmayı başarmış,Emarut tarafından farkedilmiş ve Sefaryo ya alınmıştı.
Nesiller boyu ne Arachis ten kara büyüyü beceren oldu nede yolculardan bir emir geldi.Sefaryo gitgide karardı.Emarut yükseldikçe yükseldi.Meclisinin öngörüsü yüzyılları buldu.Cadılar çoğaldı.Toprakanayı yaratan Tanrıların öngörüsünü bile hem geçti,hem yanlıttı.Tanrılar cadıların olmaması gereken şeyleri yapacaklarına ve tüm toprakanayı yok edeceklerine inanmış,ama aldanmışlardı.Bunun üzerine Arachis in sefil halkı insanların vaat edilen cennet sandığı Sefaryo Tanrıların sırt çevirdiği ve bir daha kaderine el uzatmadığı,toprakanayı yarattıklarına lanet ettirdiği bir hale geldi.Ellerinden yok edilmeyi bile haketmeyecek bir küfrün kendisi olup çıkmışlardı çünkü.Sadece bir tanesi Toprakana ya yüzünü çevirmedi ve cadıları kutsadı.Bu Ölüm Tanrısı Yüce Erfandar dı ve sadece Emarut un bildiği üzere onu kardeşi ilan etti. Emarut nesiller önce bunun olacağını öngörüp kendisini Tanrı ilan etmişti.Erfandar ölümün tanrısıydı ve ölümleri getirecek herşeyi uğuruyla kutsar,gücünüe güç katar,niyetine bakmazdı.Ölecek olanların zalim,mazlum,iyi,kötü,insan,cadı olmasını umursamazdı.
Yüce Emarut un meclisi iki insan nesli sonra korkunç bir yıkımın doğup cadıların karşısına dikileceğini,büyük savaşların yaşanacağını,kılıçların kuşanıp,zihinlerinin tüm büyülü zehrini akıtmasını gerektirecek bir mahşer gününü müjdeledi.Yüce Emarut ve kana susamış Erfandar ın hoşnutluğuna nail oldular bunun üzerine ve Emarut un geliştirdiği korkunç kara büyü ilminin kaynağı Kara Kitap Encaramena nın iki yeni sayfası ile ödüllendirildiler.Cadı halkı irkilsede Emarut un meclisi, Emarut ve Erfandar sonu belli olmayan bu uğraşın gelicek olmasını sevinçle karşıladı.Yolcular bu haberi Arachis in sefil halkı insanlara taşıdı ve sırtlarındaki yükü ikiye katladı.
5 yıllık bir çalışmadan sonra yolcular bir milyon insan aldı Arachisten.Arachis halkının en aklı başındaları,en gücü kuvveti yerinde olanları gitti ve daha da sefilleşti Arachis.Varlığının beşte biri gitti.Bir milyon insan önce Erfandar tarafından kutsandı.5 yıllık çalışmanın ürünü Encaramena nın Emarut tarafından yazılan son sayfasındaki bilinen en büyük lanetler bu insanların üstüne yağdı.Meclis tüm lanetli dualarını okudu.Bir milyon insan bir milyon korkunç iblise dönüştü.Kulaklarının üstünden enselerine doğru bükülen boynuzları çıktı,ayakları toynağa,elleri pençeye,dişleri keskiye,renkleri siyaha,gözleri kızıla,derileri taş gibi sert bir hale dönüştü tam bir nesil sonra.
Böyle hazırladı önündeki korkunç felakete karşı ordusunu Emarut bir nesil sonra gelecek olan cadılarının öngörüsü yıkımın rüzgarına.Kuşadı onları kılıçlarla.Sefaryo nun bekçisi İnim sıradağlarındaki bitmek tükenmek bilmeyen mağaralara sürdü onları daha sonra bir nesil boyu bekleyip öngörünün gerçekleşeceği zaman geri çağırmak üzere.
Bunun gerçekleşmesinden bir yıl geçmedi ki meclisin yeni öngörüsü ahmaklıklarını ortaya çıkardı.Haberi alan Emarut çılgına döndü,Erfandar kayıtsız kaldı.Gelecek olan yıkım ve felaket kendi yarattığı iblislerle gelecekti.Kendi kendine düşman yarattığını anladı.Katliamın üstadı olmuş kara büyücülerden oluşan 3 cadı İnim sıradağlarına gitti ama bu üçünün en korkunç kara büyüleri bile tesir etmedi Erfandar tarafından kutsanan iblislere.Emarut Erfandar ın uğurunun kalıcı olduğunu bildiğinden tüm cadılara bir nesil sonra gelecek olan bu iblis ordusuna karşı yapılacak savaşa hazırlanmalarını emretti.Yolcular Arachis e bu haberide götürdü.Arachis in sefil insanları hayallerindeki cennete cehennem zebanilerinin saldıracağını sandı ve yıkıldı.Perişan oldu.Üzüntüden ölenler bile görüldü.
Mağaralara sürülen iblislerin en aklı başındası bir zamanlar insan olduğunu hatırlayan ilk iblis oldu.Önce komutan ilan etti kendini.İnsanken hakederek kazandığı isim olan hırsız Baragath olarak tanıttı kendini diğer iblislere ve onlara bir zamanlar insan olduklarını ama Emarut tarafından bu hale getirildiklerini,Sefaryo nun cennet değil tam tersine bir cehennem olduğunu söyledi.Onu dinliyenlerin çoğu gördüklerini ve yaşadıklarını hatırladı,kalanı ise hatırlamasada çoğunluğa uyup Emarut a lanet okudu.Bir nesil boyunca o mağaralarda yaşadılar ve kılıcı öldürmek için kullanmayı, kalkanı ölmemek için kullanmayı,insan olarak yaşadıkları Arachis in onlara sunmak zorunda kaldığı sefaletin verdiği acıyı,tek öğün yiyecekle yaşamanın verdiği bitkinliği nefrete dönüştürmeyi öğrendiler.
Öğrenim bittiğinde en aklı başındası ordusunun başında Sefaryo yu hedef gösterdi ordusuna.Erfandar ı mutlu eden günler yaşandı.Korkunç bir savaş başladı ve bitti.Kelleler uçtu,boynuzlar söküldü,cadılar yakıldı,kara büyülü asalar kılıçları kırdı,pençeler cadıların Yüce Emarut un belirleyeceği uzunluktaki yaşlarına son verdi.Cadıların kara kanı iblislerin insandan kırma pis kanına karıştı,sel oldu aktı Sefaryo nun sokaklarında.O sokaklarda bir daha hiçbir cadı yaşayamadı.Savaş ne iblisleri yok etti,nede cadıları.Sonun geldiğini gören Baragath en gücü kuvveti yerinde olan iblisleri topladı ve kaçtı.Emarut tarafından boşaldığı anda lanetlenen İnim dağlarının mağaralarına giremeyince yolculuğa çıkıp aylar sonra Arachis in başlangıç yeri kuzey komşusu olduğu halde girmeleri yasak olan Ulu Urguth ormanının bittiği yere sığındılar.
Emarut saldırıda meclisinin 5 erkek cadısını ölüm tanrısı Erfandar ın yuvasına göndermişti.Ruhları onun yuvasında dönüşecek Erfandar dan bir parça olacak,onun gücüne güç katacaktı.5 ululuğa erecek kabiliyete erişmiş erkek cadıyı meclisine,görevin başına getirdi.Halktan ölen diğer cadılar umrunda bile olmadı.Kimi aileler erlerini,kimi çocuklar analarını kaybetti ama bu kayıplar onlarında umrunda olmadı.Kalpleri atmaz olmuştu çünkü,insan değillerdi ve acıma yoktu.Sadece kara büyü ve kendilerininde Tanrısı olan Emarut önemliydi onlar için.Savaş bitince 1 gün içinde Sefaryo da kanların birleşip aktığı yerleşim yerleri yok edildi,oralarda yaşayan cadılar kara suyun aktığı kara nehir İprahar ın yukarısına taşındı.Emarut un evine biraz daha yaklaşarak ödüllendirildi bu cadılar ve yeni evlerini burada yarattılar.Hiçbirşey olmamış gibi hayat devam etmeye başladı.Onun için olan tek şey insanlarla oynanmayacağının bilgisiydi.
Urguth tan medet uman iblisler ağaçlarındaki meyvelerden beslendi,içinde akan derelerden su içti ve artık iyice Urguth ormanına yerleşip orada yaşamaya başladılar.Emarut son gönderdiği cadılarında ormanda iblisler tarafından telef edilmesinden sonra anladı ki bu iblislerin yazgısını yaşamdan ölüme çevirmenin yolu asla büyünün kerameti değildi.Asanın veya kılıcın adaleti değiştirebilirdi bu yazgıyı.Onlar yokmuş gibi yaşaması emredildi Emarut tarafından meclise ve onlar tarafından da cadı halkına.Bu emir birdaha tekrarlanmadı.
İblisler düşmanın onları zihinlerinden sildiğini anlayınca Arachis ten insan kadınlar kaçırdılar ve ürediler.Savaşa katılmış olan iblisler içten içe hala insan olmalarının hediyesi olan ölümle yüzleştiğinde sayıları yüzleri bulmuştu.Doğan yeni ırk eskisinden daha da insan değildi.İnsan olan annelerinden sadece doğan dişi iblislere birşeyler geçiyordu,buda doğurganlıktı.Erkek çocukları ise zamanı geldiğinde babasının bir kopyası olup çıkıyor hatta ermeydanında babasından daha cani bir savaşçı olabilecek potansiyel gösteriyordu.
Yolcular kadın insanların iblisler tarafından kaçırıldığını Sefaryo nun kara meclisine iletmiş ama öngörülerinde onlardan bir tehlike olmadığını bildikleri için umurlarında olmamıştı.Zaten iblisler ilk nesil dişiler doğduktan sonra bir daha insan kadın kaçırıp zulmetmediler.Böylece yarın olacakmış gibi büyük savaşlara hazırlanmaktan başka bir amacı olmadan yaşamaya devam ettiler.
Kaçırılan son kadının çocukları olan 2 kardeş, Arakin ve kız kardeşi Samara yaşıtları arasında en aklı başındası olan öksüz ve yetim Barakan ile yaşamaya başlamış,zaten ölmüş olan babalarının ağıdını yakamadan analarından da olmuş tıpkı Barakan gibi öksüz ve yetim kalmışlardı.Sefaryo nun artıkları ile yaşamaktaydılar diğer halk gibi ama hem Barakan hemde diğer kardeşler yemek için aşevinde bulundukları zamanların dışında asla diğer insanların arasında bulunmaz kimseler duymadan bilmeden Barakan ın çok uzaktan kandaşı olduğu bilinen Naraty nin bir zamanlar yaptığını yapıp Arachis ten kurtulabilmek için gönüllerini karartmaya ve büyüyle ilgilenmeye başlamışlardı.Yaşları 30 u bulduğunda artık yoktan var edecek büyüleri yapabilmeye,görülmeyen boyutlardan yaşadıkları sayısız maceralar sonucu çaldıkları değerli taşlarla kendilerine asa yapabilmeye ve tavşan,köpek gibi masum canlıları sadece anlamını bilmedikleri sözlerin üstüne arzularını giydirerek öldürebilecek bir güce ulaştıkları halde ne Yolcular onları almaya gelmişti ne Emarut onları farketmişti.Bunun nedeni içlerinde kara büyünün isi olmadığı halde büyü yapabilmeleriydi ve Emarut bunu karşılarında otursa bile farkedemezdi.Kendilerini bu kadar kudretli hissettikleri halde Arachis te sürünmeleri artık Arakin,Samara ve Barakan ı sabah olupta uyuma vakti geldiğinde kendileri ile başbaşa kaldıklarında aşağılanmış hissetmelerine neden olmaya başlamıştı.Urguth ormanında yaşayan iblislerin varlığından da haberdar olmuş ama kendilerini ne kadar kudretli hissetselerde oraya girememişlerdi.
Düşünceleri ırkdaşlarının bulunduğu seviyeyi aşıp çok daha yücelere erdiğinde ise Arachis in kaderine terkedilmiş bir pislik yuvası olduğunu ve bir şey yapılmazsa öyle kalacağını,iblislerin lanetlenmiş insanlar olduğunu anladılar.Cadıların hatta Emarut un bile farkında olmadığı,lanetlenen günlerden sonra toprakanaya sırtını dönen tanrılardan biri olan
İrinmen in yarattığı ışık boyutundan onlarca ölüm tehlikesi ve yüzlerce ışık halkının ölümü pahasına çaldıkları kitap ve kristal ise Tanrıların yüzünü toprak anaya dönüp onu tekrar lanetledikleri,Erfandar ın arzu ettiği günlerin başlamasının ilk ayak sesleriydi.
40 yaşlarına gelmişlerdi ki kitabın boş sayfalarındaki göremedikleri dili görmeyi ve onu okumayı başardılar.Bu tam manasıyla toprakana da hiç bilinmemiş ve aslında bilinmemesi gereken bilgiler içeren bir simya kitabıydı.Ordaki bilgiler orası içindi ve toprakana nın üzerinde ve altındaki materyallerle ne gibi sonuçlar vereceği asla bilinemezdi.Fakat kitapla birlikte çaldıkları kristal sanki onları esir almış ve kitabın içindeki büyüleri ve deneyimleri hayata geçirmeleri için onlara bir istek veriyordu.Kitaptaki simya deneyimleri ve büyüler genelde kılıç yapımı üzerineydi.Kaderi belirleyen ışık boyutunda da toprakanada yaşayanlar üzerinde de çoğunlukla kılıç ve büyüydü.
Kitaptakileri uygulamaya karar vermeleri çok uzun sürmedi çünkü Samara ve Arakin den çok daha güçlü olmuş olan Barakan bunun olacağını söyledi ve diğerleri itiraz edemedi.Yapacakları ise en kötüsüydü.Fakat farkında bile değillerdi.Işık boyutundan onlarca elçi geldi ama onları dinlemediler.Işık halkının hiçbir evladı toprakana üzerinde içindeki rahmeti harekete geçirip bir fark yaratamaz ancak insan gibi görünürdü ve hiçbir gücü yoktu.Bu yüzden onları durduramadılar.
Erfandar Barakan ı uzun zamandır takip ediyordu bunun hediyesini Tanrı İrinmen in yarattığı ve kendisinin kaderine müdahale etmesi yasaklanmış olan Işık halkının korkunç sırlarına şahit olarak aldı.Uzun zamandır yaptıkları büyüler kara büyüye dönüştüğü,gönülleri kara büyünün isi ile karvulduğu halde bunun Yüce Emarut tarafından görülememesini sağlayanda Erfandar dı çünkü özellikle Barakan da ve sonra da Barakin ve Samara da gördükleri onlara gizliden gizliye,onlar farketmeden yardım etmesine neden oluyordu.
Büyüyü yapmak için Sefaryo nun yakınlarına hatta İnim dağlarının en dip mağaralarından birine gittiler.Artık Emarut un kendilerini göremediğine kesin kanaat getirmişlerdi.Mağaraya gelene kadar yolda Erfandar ın sayesinde istedikleri tüm materyalleri topladılar.Işık halkının kristali öyle bir etki altına almıştı ki onları ne yapacaklarının sonucunu tam olarak görebiliyor nede Erfandar ın üzerlerindeki etkisini algılayabiliyorlardı normalde hissedebilecekleri halde.Gelirken Urguth ormanından geçmiş ama hiçbir iblise görünmemişlerdi,buna rağmen kendilerine lazım olan bir iblisi yakalayıp öldürmeden yanlarında getirmişlerdi.Bu Baragath ın kandaşıydı ve onun sülalesinden gelme bir iblis olan Cirschcki idi ve girmesi yasak olduğu halde Erfandar ın üzerlerinden eksik olmayan gözü Emarut un iblis ırkına koyduğu bu lanetide sırf Cirschcki için delmişti.Hatta yolda gelirken korkuların esiri olmuş ve onların içinde yaşamaya daha fazla dayanamayan,devamlı iblisler saldıracak ve ben ölenler arasında olacağım diye çekinen ve iblislerin üzerine bulduğu yeni ve karanlık büyülerle saldırmaya giden, cadı ismi ile Darachcht diye anılan fakat kendisinin bile hatırlamadığı zamanlarda insan olarak kendisine verilen ismi ile Naraty ide yakalamış,asaları ile yaptıkları büyülerle onu baygın tutmuşlardı uzun yolları boyunca.Tabii ki yola çıkmadan önce bir insan da kaçırmışlardı.
Korkunç bir lanetle başladı ayin.Samara nın sesi korkunç bir cümleyi tekrarladıkça,cümle olarak anlamı olmasada Samara nın o cümleye söylettikleri mağarayı sarsıyordu.Arakin, altını daha Samara Elgorothc umbra,ananchanaman ilthuorce ame nifsiloien!cümlesini üçüncü tekrarında sıvıya dönüştürmüş,Barakan ise cadının kara kanını,iblisin insandan kırma pis kanını ve getirdikleri zavallı insan pretre nin sefil kanını önce yere dökmüş sonra da bie kapta bir etmişti.Üç ırkın kanı bir kapta toplandı,kılıç olarak dövülecek altınla bir edildi.Üçüde elele tutuştu ve söylemesi gerekenleri söylediler.Toprakana sarsılmaya başladı,sanki yerin altındaki şeytanlar sevinçten hoplayıp zıplıyordu.Hiç olmaması gereken şeyler yapılıyordu bilinçsizce.Emarut o anda anlayabildi kendisine bilenen yeni düşmanlar olduğuna ama iş işten geçmiş,savaşların getirdiği ölümle beslenen Erfandar bu olacakları hem kendisinin hemde cadı meclisinin öngörüsünden saklamıştı.
Sesler kesildi,söylenecek olanlar söylendi.Gözlerini açtıklarında her birinin önünde birer kılıç duruyordu.Altın,üç ırkın kanı,kara büyü,ışık halkının toprakanada çarpıtılmış ve yoldan çıkmış irfanı,güce dönüşüp kılıçlara paylaşan ışık halkının kutsal kristali ve Erfandar ın kutsaması.Üç kılıç,metalleri simsiyah.Kabzaları birinin beyaz,birinin,siyah,birinin kırmızı.Barakan ın önünde kırmızı kabzalı olan vardı ve Barakan ın eline geçmek için sabırsızlanıyordu.Samara ise kara kabzalının kendisinin olduğunu anladı.Arakin ise beyazı gördü karşısında.Başardılar,Erfandar ilk defa 3 sefil insanın yaptıkları sayesinde tatminkar oldu çünkü bunu Emarut bile beceremezdi.
Ateşin ve gölgenin kalbinde
Karıştı üçün kanı dönüştü bire
Dövüldü 3 kılıç öldürenin uğuruyla
Bir olan kanın yılmaz sinsiliğiyle
Işığın halkı ne yapsalar durduramadıkları bu felaketten kendilerini sorumlu tuttular.Hiç beklemedikleri saldırılara ve güçlere karşı koyamamış ve hayatları pahasına korumaları gereken şeyleri korumakta aciz kalmışlardı ve bu yüzden asla kendilerini affetmediler.
Yapılanın bir mucizeye dönüşme şansına bile sahip olamadan felakete dönüşmesinin nedeni ise Erfandar dahil kimsenin tahmin edemediği birşeydi.Kılıçlar sahibine her ırkın gücünü ve saltanatını verecekti ama olmadı.Çünkü üç kan bire dönüşmemiş,her biri bir diğeri ile kaynaşıp bir kılıçta hayat bulmuştu.İnsanın kanına iblisinki bulaşmış,beyaz kılıçta hayat bulmuş,cadının kanına insanın ki karışmış,kara kılıçta hayat bulmuş,iblisin kanına da cadının ki bulaşmış ve kırmızı kılıçta hayat bulmuştu.
"
|
| |
Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
"LOTR: KARA ÜÇLÜNÜN GÖLGESİ" | Oturum Aç/Yeni Hesap Yarat | 1 yorum |
| Yorumlar gönderene aittir. İçeriğinden hiçbir şekilde site ve site yönetimi sorumlu tutulamaz. |
Re: KARA ÜÇLÜNÜN GÖLGESİ (Puan: 1) Gönderen bucukluk (erdemilker@hotmail.com) Tarih: Eylül 25, 2003 - 15:32:43 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | bir dost mu?Allah allah,neyse
hiikayenin giriş kısmı ise bu baya bir yazıyorsun demektir,giriş baya bir karışık,olay sanki bir kara gelecek senaryosu gibi |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
|