Defenders of the White Tree ya da Hisar Muhafızları
Tarih: Nisan 16, 2007 - 14:29:36
Konu: Hikayeler
Onlar Gondor'un gururuydular.Sayıları çok az olmasına rağmen Minas Tirith'in ak ağacı onlara emanet edilmişti. Onlar en bilge ve en kudretli adamlardan seçilirdi. Sonraları Gondor'un gücü ve görkemi azaldığı, Numenóre kanı sıradan kanlar arsında kaybolmaya başladığında onlar da sadece güçlü adamlar arasından seçilmeye başlandı. Böylece güçlerinde olmasa da sanatlarında zayıflamaya başladılar. Önceleri hanedan soyundan seçilen bu elit üniteler, sonraları herhangi bir aileden seçilir hale geldi. Durum böyleyken bile onlar gözbebekleriydi halkın. Bey gibiydiler.
Miğferleri martı kanatlarıydı. Zırhları sabah güneşinde pırıl pırıl işıldıyordu gözdağı verircesine Osgilliath'daki Yrc'a. Mızrakları keskin, kılıçlerı ölümcüldü. Yüzlerini iyice saran miğferlerinin altına, düşman ordularının büyüklüğünden etkilendiklerini göstermemek için ağızlarını kapatacak şekilde bir maske takarlardı. Zaten düşmanları, onların korkutucu suretine bakmadan kaçmayı daha çok akıl karı bulurlardı. Yrc onlardan nefret eder, doğulular ve zalim Haradrim yalnızca onlar üzerine plan kurarlardı.Ah bir de o muazzam kalkanları!! Süvariler kalkanların arasından pırıldayan mızrakları göremezlerdi. Boylarının yarısına ulaşan kalkanları, eğildiklerinde mükemmel bir savunma hazırlardı düşmanlarına. Pelennor Svaşı ve Gondor Kuşatması'nda onlara bir tek Kuğu Şövalyeleri rakip olabilirdi. Onlarında kanlarında hala Elf kanı dolaştığı için.
Orta Dünya üzerinde Eldarla rakip olabilecek savaşçılardı Hisar Muhafızları. Boyu iki metreden kısa bir tek Hisar Muhafızı olmuştu. O da Buçukluk Prensi Paladin oğlu Peregrin Took. Sonunda Ak Ağaç yeniden dikilip "Tek" yok edildiğinde Hisar Muhafızları da Numenóre dönemindeki sayılarına indirildi ve bir daha savaşa gitmediler. Yeniden Hükümdar Elessar'ın sayesinde kanları safkan olan değerli, bilge ve güçlü adamlar arasından seçilmeye başlandılar. Daha sonra da Kral ve Vekilharç'ın şahsi muhafızları haline gelip Gondor ordularının komutasını ele geçirdiler. Zalim insanlar haline geldiler. Gazap ve yıkımı diğer insanlara taşıdılar.Çünkü Elfler ayrılalı çok olmuş, cüceler ve Hobbitler artık gizlenmişti. Bu IV. Çağın 650'li yıllarına denk geliordu. Sonunda Gondor'daki bir iç savaşın sebebi oldular. Sayıları yeniden arttığı için artık boyuneğmez olmuşlardı. Tıpkı Valinor'a saldıran Numenóreli ahmakler gibi bir araya toplandılar ve şehre saldırdılar. Kısa ama ızdıraplı bir kuşatmadan sonra şehri aldılar. Çünkü şehri diğer askerlerden çok daha iyi biliyor ve onları savunanların merhametine sahip olmadıklarını düşünüyorlardı. Zaten o sırada ordu Orta Dünya üzerinde kalan tek ork kabilesini yok etmeye gitimişti. Yani şehir boşalmıştı. İnsanlık bi kere daha hırs ve tiranlık altında karanlık yana sapmaya başlamıştı.
Sonları ne mi oldu? Ak Ağaca saldırmaya kalktılar. Bu da onların sonları oldu. Ordu yarım günlük mesafeden daha yakındayken gökyüzünden çığlıklar içinde indi Kuzey'in Kartalları. Onlara büyük kayıplar verdirdiler lakin acı bir kayıpları oldu. Yelefendisi Gwaihir katledildi. Kartallar daha öfkeli saldırdılar ama kayıpları artıyordu. Çünkü düşmanın çok etkili okçuları vardı. Sonunda öfkelerini Kralın ordusunun gelişine sakladılar ve çekildiler.Kral, sayıları zaten azalmış Hisar Muhafızları'nı bir günlük bir kuşatmayla yendi ve şehrini yeniden inşa ettirdi.Asilerin başlarını yok ettikten sonra Hisar Muhafızları bölüğünü ordudan çıkardı.
|
|