|
Oturum Aç
|
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57
· Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32
· Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58
· Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46
· Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56
· Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41
· Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47
· Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53
· Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39
· Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20
· BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26
· The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19
· Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41
· Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36
· HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39
· Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33
· Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13
· Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13
· Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59
· Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38
· LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
Re: Yüzüklerin Efendisi yani Fantastik Edebiyat Türkiyede Nasıl Algılanıyor? (Puan: 1)
Gönderen kavrangoz Tarih: Kasım 15, 2007 - 12:58:45 | Evet burada dikkatleri çekmeye çalıştığın nokta önemlidir mahar. Kitaplarının metis ve altıkırkbeş gibi yayınevleri tarafından Türkçe'ye kazandırılmış olması, Tolkien'e gereken değerin verilmediğinin en güzel kanıtıdır. Metis'e gene laf yok da, altıkırkbeş nasıl bir çeviri yapmıştır, komik midir, şaka mı yapmışlardır anlamak mümkün değil.
İlk film gösterime girerken bizim televizyonlarımızda da Yüzüklerin Efendisi hakkında programlar yapılıyordu. Hiç unutmam Doğan Hızlan'ın da bir programı vardı. Türkiye'de edebiyat eleştirmenliğinin bir numarası olarak görülen bu adamın bu kitaba yaklaşımındaki yüzeysel, umursamaz, dolayısıyla küçük görücü üslup, beni şaşırtmıştı. Ama şaşırmamak gerekirmiş esasında, bunu da anladım.
Öğretmenlerin fantastik edebiyata kapalı olduğunu söylemişsin. Doğrudur. Ama öğretmenler, kendi edebiyatları da dahil her edebiyata kapalıdırlar. Malesef Türkiye'nin öğretmenlerinin kalitesi çok düşük, yok sayılır. Hepimiz bu ortaokullardan liselerden geçtik. Ben Trabzon Anadolu Lisesi mezunuyum. Trabzon'un en iyi okulu olarak bilinir, öyledir de. Peki bu okuldaki edebiyat öğretmenleri, bana edebiyat adına bir kelime öğretmemişlerse, diğer okullardaki durum nedir acaba? Bu bahsettiğin bildiğimiz Türkiye manzarasıdır Mahar. Hangi öğretmen Tolstoy okumuş? Hangisi Nazım Hikmet okumuş? Bu sorulara alacağın yanıt da, fantastik edebiyatla ilgili sorularına alacağın yanıtla aynıdır. Öğretmenlerimiz malesef yetersizdirler, donanımsızdırlar. Ne kendi edebiyatlarını ne de başka şeyleri bilirler. Bu yüzden biz liseden bir şiir, bir roman okumadan, bir Yunus Emre'yi tanımadan, bir elbecerisi kazanmadan mezun olduk. Öğretmenlerin ne olduğunu bil, ve onlardan imkansızı isteme bence. Buradan sonrası siyasete girer kestim burda. :D
Ama şöyle bir durum da var. Tolkien'den sonra yazılan fantastik kurgu kitaplarının, eğlenceli olmak dışında, bir derinliği olduğunu düşünmüyorum. Düşünmüyorum değil eminim bundan. Fantastik kurgu hayatın bir döneminde okunması gereken, ama saplanıp kalınmaması da gereken bir şeydir. Bütün edebiyat akımları öyle olmalıdır zaten. Bir tanesine saplanıp kalınamaz. Tek çiçekle yaz gelmez. Getirmeye çalışırsak da teksesli oluruz, demokratik olmayız, Türkiye oluruz işte ( yine siyaset yaptım ) Dünyada fantastik kurguyu bir akım olarak kabul eden edebiyat eleştirmenleri, akademisyenler de bunların derinliğinin olmadığını kabul ediyorlar. Bu bakımdan bu kitaplara tutkun olmak, bence de yanlış, bir noktadan sonra hastalık bence. Öyle bir hastalık ki, bir zararı yok esasında, ama kişinin diğer kitapları okumasını engelleyerek büyük kötülük yapıyor esasında. Kardan zarar ettiriyor yani. İnsanın her tür edebiyat akımını okuması gerekir.
Elimde modern fin şiiri kitapları var, Türkçe'ye çevrilmiş. Finlandiya'lı bir arkadaşıma sordum, "üstünde çok uğraşılmış, gerçekten emek verilmiş, şiirin anlamı bu kadar korunarak çevrilebileceğini düşünmezdim." dedi. Gidip modern fin şiirine!!! bile bu kadar emek veren edebiyatçılarımız, Silmarillion gibi bir eseri ALTIKIRKBEŞ gibi bir yayınevinin eline bırakabildilerse, evet bir küçümseme var demektir. Hem de en başından beri, hem bu işi üstüne alan insanlar tarafından küçümsenmiş, hem de bu işi üstüne almayan saygın edebiyat kurumları, yayınevleri tarafından "uğraşılmaya değecek bir kitap" olarak görülmediği için küçümsenmiş demektir. Doğrudur. Bilmeyen..küçümser. Türkiye'nin Tolkien okuyucusu kitlesini analiz ettiğin zaman, hala en basit alegori tartışmaları yapılıyorsa bu kitaplara bayılan insanların bile bu kitapları tam anlamıyla bildiği söylenemez, hatta bu kitapları esas ayaklar altına alanların da, Yüzüklerin Efendisi "fan"ı geçinen insanlar olduğnu düşünüyorum. Böyleyken böyle işte. :) |
] |
