Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57 · Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32 · Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58 · Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46 · Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56 · Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53 · Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39 · Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20 · BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26 · The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19 · Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41 · Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36 · HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39 · Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33 · Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13 · Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13 · Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59 · Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38 · LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
LOTR: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu....
Yayınlanma tarihi Mayıs 24, 2002 - 10:50:28 Gönderen Ringmaster |
|
ELENTARY göndermiş " ''...Ey Boromir!Muhafız kulesi kuzeye bakacak bundan böyle
Günler sona erene kadar ,Rauros'a, altın Rauros şelalesine...''
Küçük çocuk, şimdi çalılıkların arkasından onu daha iyi görebiliyordu.Yalnızca bir kaç adımdan sonra karşısında olacaktı.Göz göze geldikleri anda;
ince ama kuvvetli kollarını yukarı kaldırıp, yayını gerdi.Bir müddet öylece kaldılar.Çocuk bunu yapabilecek gücü içinde bulamadı,birden bire arkasını döndü.Ve bir anlamda ona hayatını bağışlamış oldu...
Kendisine bahşedilen bu lütuf karşısında şaşırmıştı ama düşünecek vakti yoktu.Olabilecek en hızlı şekilde koşmaya başladı.Yine de bir müddet sonra aniden durmak zorunda kaldı.Bu kez karşısında daha iri ve yaşça daha büyük bir çocuk vardı.Ve ona kaçmak için fırsat tanımayacak kadar hızlıydı.Çabucak havaya kaldırdığı yayı gerip;ona doğrultarak oku fırlattı.Karşısında yere yığılan cansız beden karşısında zafer çığlıkları atmak yerine ,gururlu bir tavırla başında bekleyerek;
arkasından yetişenlere onu götürmelerini söyledi...
.....Şölen için hazırlanmış meydanda ,yerde cansız yatan ceylana bakıyordu Faramir.Daha biraz önce öldürmeye kıyamadığı güzel hayvan orada öylece uzanıyordu.Yiğitlik ve becerikliliğin bu şekilde kanıtlanabileceğine inanmıyordu O.Elbette ki bir zamanı gelecek ve O da sahip olduğu erdemleri ispatlayacaktı.
''İşte benim oğlum ''dedi Denethor içinden;şölen masasında mağrur bir şekilde oturan oğlu Boromire bakarak.Her zaman yaptığı gibi
onu utandırmamış, ceylanı kısa bir sürede avlamıştı.Henüz küçük olduğundan Faramirin bunu başaramamış olması mühim değildi ama Boromirin kendisini her daim gururlandırmasından çok memnundu.Kendi gençliğini görüyordu Boromirde.Dürüst,yiğit,hırslı;kılıç ve yay kullanmada daha şimdiden ustaydı.Tıpkı adı gibi kişiliğide pek çok mücevheri bir arada bulunduran yiğit bir savaşçı olacaktı.Kaldı ki, bu maharetleri ile Denethor büyük oğlunu gelecekte tahtının varisi olarak görüyordu.En az onun kadar cesur ve mert olan Faramir ise tahta çıkmak için gerekli hırs ve kudretten yoksundu.Bu özellikleri ile zamansız ölen ,güzel eşi Finduilası hatırlatıyordu ona.Onun gibi güçlü,akıllı,mağrur fakat büyük zaferlerin ardından gelen gururu derinden hissedemeycek kadar hırstan yoksundu.Ve bu yüzden mantıklı düşünerek yaptığı akıllıca tavırlarıyla daima abisinin yanında yer alıp; Onun sağ kolu olmalıydı....
Yıllar geçtikçe Boromir babasının beklentilerini boşa çıkarmamış ;her konuda güvenini sağlamiştı.Osgiliath sınırlarında Sauronun köpeklerine karşı kazandığı başarılar Denethoru gelecek için ümitlendiriyordu.Faramir ve Boromir birlikte pek çok işin üstesinden gelmişlerdi.Birbirlerine karşıda oldukça saygılı ve bir o kadarda bağlıydılar.Bu zamanlarda Denethor ise hiç kimsenin bilmediği ;belkide sonunu hazırlayacak işlerle uğraşıyor,doğudaki karanlıkta gittikçe yükseliyordu.
Bir çok kez Faramirin ve en nihayetinde de Boromirin gördüğü rüya ,Denethorun bilmeceleri çözmesine yardımcı olmuştu.Tabii eksik kalan parçalar vardı ama tamamlamak istemiyordu.Yıllardır özenle hazırladığı geleceğin
yok olmasını göze alamazdı.Yine de oğullarına bu konuda söz geçiremeyeceğini anlayınca en azından kendi gibi davranacağına inandığı Boromiri göndermeye razı oldu.
..Yolculuk boyunca düşünceliydi Boromir.Kendi kendine geçmişin hesaplarını yapıyor ve geleceğe yönelik bir takım hayaller kuruyordu.Geçmişe dair kısa ama en güzel anıları annesi Finduilasa aitti.Onunla geçirdiği az zamanlardaki mutluluğunu hatırlıyordu.Annesinin yanında hiç bir şeyi ispatlamak zorunda kalmamıştı.Çünkü gösterdiği kahramanlıklar için değil,yalnızca kendi olduğu için sevildiğini biliyordu.Onunlayken sadece huzur ve dinginlik vardı.
Böyle bir huzuru bir kez daha hissetmişti bir zamanlar. Birden bire önceki yıllara ait sıcak bir ilkyaz gününü hatırladı.Yazın gelişi ve doğanın yeniden canlanışını kutlamak adına düzenlenen bir şenlikte ;yüksekçe bir yerden yiyip-içen ,eğlenen ve dans eden halkını izliyordu Boromir.Ve gözleri tek bir parıltıya takılı kaldı.
Güneşte altın renkli ışıltılar saçarak omuzlarına dökülen kumral saçlarının arasında;beyaz mermerden yontulmuş bir heykel gibi pürüzsüz yüzü vardı kızın.Altın rengi ipliklerle işlenmiş beyaz keten elbisesi içinde yalnızca Lothlorien çimleri üzerinde açan altın yapraklı elanorlara benziyordu.Bir süredir kendisine yönelmiş olan bakışları fark ettiğinde şaşırmamıştı kız.Çünkü bu bakışları tanıyordu nicedir.Bir müddet öylece göz göze kaldılar.''Henüz yapmam gerekenler bitmedi '' diye düşündü Boromir.Her şeyin bir zamanı vardı .Ve hisarın içindeki Kaynak Avlusuna geri döndü.
.... Tüm bu anılarla birlikte yol da bitmiş ;yaklaşık yüz günü at üstünde geçirdikten sonra sabahın alacakaranlığında nihayet İmladrisi bulmuştu.Sonunda sorularına da cevapta bulacaktı.
....Günler sonra Elrond'un Divanı bitmiş,her şey açığa vurulmuş,kararlar verilmişti.Fakat bundan sonra Boromirin merakının yerini önce büyük bir şaşkınlık sonrada kızgınlık ve yanı sıra ne yapacağını bilememe duygusu almıştı.Sekiz yoldaşı ile birlikte yeniden yola koyulduğunda hala ne yapacağını bilemiyordu.Tek'in Kıyamat Dağında yok edilebilmesi için çıkılan yolda ;zorluklar karşısında elinden geleni yapıyor ,ama zaman zamanda Tek'i ele geçirme isteğine karşı koyamıyordu.Yolculuk süresince bundan daha fazla hiç bir şey istememişti zaten.Onunla tüm Orta Dünyanın komutanı olabilir;Sauronu yok ederek Gondoru eski ihtişamına yeniden kavuşturabilirdi.Bu düşünceler içindeyken yüzüğün felaketine yol açacağını bilemezdi.Nihayetinde küçük ,küçücük bir yüzüktü o.Madem bu kadar marifetliydi,Onu kendide kullanabilirdi.
Bir an için başardıklarını düşündü.Yüzüğün yok olmasıyla ;Sauronda yok edilmiş,İsldurun varisi Aragorn kral olmuştu.Ozaman uzun yıllardır vekilharçlık yapan ailesinin emekleri ne olacaktı? Babası bunu görmektense ölmeyi tercih ederdi.Kendisi de çok farklı düşünmüyordu zaten.Bir başkasının buyruğu altında yaşamaktansa ölmeyi yeğ tutardı.
Lorienin hanımı Galadrielin ona sunduğu seçimi çok fazla düşünmedi çünkü O çoktan tercihini yapmıştı.Tek'i Buçukluktan alıp ,Gondora geri dönecekti.Yüzüğün kendisini çağırdığını duyabiliyordu......
Artık herşey için çok geç olduğunu anladığı anda ;hatasını telafi edemesede,elinden geleni yaptı.Geride kalan genç buçuklukları orklara teslim etmemeliydi.....
Ve az sonra duyan kulakları yerinden uğratan ,yürekleri titreten beyaz borusunun sesi son kez yankılandı Orta Dünyanın semalarında...
Aragorn yanına geldiğinde çok sevdiği küçük kardeşini düşünüyordu.Hiçi bir zaman Onu şimdi anladığı kadar iyi anlamamıştı.Ancak onun kendi yolundan gitmeyeceğini,yazgısının farklı olacağını biliyordu.Yinede Aragorndan son isteği Minas Tirith'in düşmemesi;halkının kurtarılması oldu....
Onun tüm hayatı Ak kulelerin gölgesi altında ,onların varlığı uğrunda geçmişti.Cansız gövdesi cenaze kayığına bindirilip ,Raurosun altın sularına bırakıldığında ;ruhu da göğe yükseldi.Bir müddet artık kendinden ayrı olan bedenine baktı.Sonrada ,güneşin altında hala bir inci gibi parlayan Gondorun gözbebeği Ak kulelere..
''Günler sona erene dek gözlerim üzerinizde olacak''dedi. Ve _Minas Tirith'te sabahları Akkulede duruken görülmedi bir daha Boromir_
Bundan sonra ne olduğu ise hiç kimse tarafından bilinmez .Taa ki günler sona erene ve dünya değişene dek...Çünkü ölümlü insanların yazgısı Taniquetilin en yüksek zirvesinin üstünde yaşayan ,Ea nin tüm diyarlarını bilen ve gören Arda Soluğunun Efendisi Ulu Manwe'den bile saklanmıştır.......
Umarım beklediğinize değmiştir arkadaşlar.Gözlerinizden yıldızların ışığı hiç bir zaman eksik olmasın...Sevgiler...
"
|
| |
Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
"LOTR: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu...." | Oturum Aç/Yeni Hesap Yarat | 27 yorum |
| Yorumlar gönderene aittir. İçeriğinden hiçbir şekilde site ve site yönetimi sorumlu tutulamaz. |
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen Gimli-lotr (drobolsu@hotmail.com) Tarih: Mayıs 24, 2002 - 12:51:16 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Değmiş:)) tebrik ederim çok güzel...harika... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen Gondorian_Flame Tarih: Mayıs 24, 2002 - 15:01:28 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Hayal gücünle süslediğin şairane tasvir yeteneğini konuşturmuşsun yine |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen axana (axana@mynet.com) Tarih: Mayıs 24, 2002 - 21:42:06 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | değmez mi:) ne yazı be! helal yani uğraştığına değmiş tabii ki. Ben de İmrahil'le ilgili yazıyodum ama yırtıp atıcam herhalde cidden onun hakkında yazmak biraz zormuş yaw. Kolaysa sen yaz! (biraz teşvik etmiş oliim) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen supervelet17 (17@17.17) Tarih: Mayıs 24, 2002 - 22:13:10 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | çok güzel bi yazı olmuş
ama bazı yerlerde aniden sıçramalar olmuş sanki gibi geldi bana
belki onları daha anlaşılır yapabilirsen daa güzel bi yazı olabilir
ellerine saalık |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 0) Gönderen Anonim Tarih: Mayıs 24, 2002 - 22:43:09 | bence mademki yüzüklerin efendisindeki bir karakteri inceledin, uydurmasaydın o kızı falan. Yaşananları hayal edişini iyi anlatamamışsın, ne olduğu anlaşılmıyor bile. Hem o rüyayı önce Faramirin gördüğünü hiç hatırlamıyorum.Ayrıca Faramir de hırslıydı ama Boromir kadar tutarsız değildi sadece. Aklın nerede kullanılması gerektiğini biliyordu. Denethor da daha o zamanlar Palantirle uğraşmıyordu çünkü Sauron o zaman henüz yüzüğün yok olmadığını ve yerini öğrenmemişti. Ancak bunu öğrenince Denethorun iradesini yalanlarıyla ele geçirmeye çalıştı. Yorumsuz bırakan ve sadece öven arkadaşlar yerine benim eleştirilerim daha yararlı olmuştur umarım. |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen silvester Tarih: Mayıs 24, 2002 - 23:07:50 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Elentary'cim,
Gerçekten çok güzel olmuş, ellerine sağlık...Ne söyleyeyim ki??Gerçekten ço beğendim yine hayal gücünü ve yeteneğini ortaya koyup,döktürmüşsün:))
Ayrıca söylemek istediğim bir şey daha da var:Anonim adı altında yazan arkadaşa pek katılmıyorum çünkü o kızı uydurmak değil hayal etmek burada yapılan iş.Ve bence böyle şeyler yazılara renk katıyor,Tolkien Usata'ya saygısızlık falan da olmuyor,eğer böyle düşünüyorsan..Bence Boromir'in hoşlandığı bir kızı olaya katmak çok ilginç olmuş çünkü kitapta Boromir hep hırs ve kendi çıkarları üzerine yaşayan biri gibi gözüküyor.Onun da böyle duyguları olduğunu yansıtmak gerçekten iyi bir iş..
Neyse gerçekten çok güzel olmuş..Devamını bekliyoruz:))) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 1) Gönderen Cirdan_ Tarih: Mayıs 26, 2002 - 03:07:36 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | sevgili ELENTARY;
Gerçekten göründüğünden çok şey anlatan bir yazı tebrikler;
İnsanların en büyük zaafıydı zaten,iredelerine hakim olamamaları.Nihayetinde sonu hep hüzünle noktalandı,İsildur,Boromir vs.Halada öyle değilmi,bazen ufak bir mücevhere bir insan ruhundan daha çok önem veriyor hatta daha çok bağlanıyor onun güzelliğinin insan elinden ve ruhundan geldiğini unutuyoruz.Halbuki açık olan bir şeyi maneviyatı madiyata tercih ediyoruz her zaman mutlu olmayı maddiyatta arıyoruz.
Eski unutulmuş günlere geri dönmek umuduyla,
Sevgiyle kalın... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Başarılı bir çalışma... (Puan: 1) Gönderen Silverberry (silverberry@yuzuklerinefendisi.com) Tarih: Mayıs 26, 2002 - 21:24:40 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | İşte bu! Umutla beklediğimiz yazılar bunlar! Sitemizi başka sitelerden ayıran, özel farkını ortaya koyan, içeriği zenginleştiren çalışmalar beni çok mutlu ediyor. Ellerine sağlık Elentary! Boromire farklı bir bakış açısı yakaladığın ve Tolkienin sahne arkasını gözlerimizin önüne serdiğin için de teşekkürler... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: Hırslı Bir Kahramanın Hazin Sonu.... (Puan: 0) Gönderen Anonim Tarih: Mayıs 31, 2002 - 15:31:03 | Çok güzel yazmışsın arkadaşım, ama Vekilharçların hiçbir zaman krallarının tahtında gözü olmadı. Onlar daima sadakatle krallarının dönüşünü beklediler... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Ah ah geç okunan bir yazı daha.. (Puan: 1) Gönderen Angelic Tarih: Haziran 27, 2002 - 13:24:03 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Sevgili Elentary, Cesur insan Boromir'e, Tolkain Usta'nın yazdığından ancak kelimelerin arasındaki saklı kalmışlardan farklı bir şekilde bakmışsın. Gerçekten çok özel bir yazı. Usta bu kahramanı yazarken sadece onun bağlılığını, gücünü, haşmetini cümlelendirmiş. Gizini ise kelimelerin arasına saklamış. Birisi bulsun diye. Ve sen de bulmuşsun. Ben kitapta ilk okuduğumda Boromir'i, Frodo'nun divanda gördüğü şekilde görmüş ve o şekilde de devam etmiştim. Yüzük'ü almaya çalışsa ya da gruba bazen ters düşse de hep ilk tanımlama aklıma gelmişti. "Onurlu, gri gözlü, kara saçlı uzun boylu bey." O hep aklımda bu şekilde kalacak. İkinci kitabın başında ve filmin sonunda onun öldürülüşü yıkım yarattı bende. Gandalf'ın düştüğü anki kadar.. Özellikle Aragorn ve Legolas'ın söylediği yas şiirleri, şarkıları karşısında ağladığımı itiraf ediyorum. Ancak bence ölmesi -keşke bu şekilde olmasaydı- Yüzük'ü eline geçirmesinden kat be kat daha iyiydi. Çünkü o zaman eminim ki kendisi olmazdı.
Ve evet aşağıda Anonim yazan arkadaşımızın dediği kısmen doğru değil. Çünkü Vekilharçlar her ne kadar kral koltuğuna oturmasalar da Boromir'in sadece Velikharç koltuğuyla ya da güçlü bir komutan olmakla yetineceğine inanmıyorum. Eğer yaşasaydı gönlünde Gondor'un güçlü kumandanı ve en sonunda da kralı olma arzusu devam edecekti. Tabi Aragorn gelmemiş ya da hiç ortaya çıkmamış olsaydı belki bu arzusunu da gerçekleştirebilecekti. Bunu kitap boyunca her davranışında sezinleyebiliriz. Ne yazık ki kendine geldi, ancak çok geçti artık...
__________________________________________________________________
"Biz birarada olduğumuz sürece yüzük kardeşliği dağılmayacak, Aragorn"
|
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
|