Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
Önceki Yazılar
|
Mart 21, 2013 - 08:08:57 · Kızıl Yolculuk (1)
Kasım 07, 2012 - 16:17:32 · Bitmemiş Öyküler Çıktı (10)
Kasım 07, 2012 - 16:00:58 · Rohan ve Türk Benzerliği Üzerine (0)
Kasım 07, 2012 - 15:56:46 · Hobbit Fragmanları (0)
Aralık 21, 2011 - 08:18:56 · Hobbit Trailer (0)
Ekim 10, 2011 - 10:09:41 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (2) (0)
Haziran 13, 2011 - 10:37:47 · Orta Dünya Tarihi: Kayıp Yol ve Diğer Yazılar (1) (5)
Haziran 13, 2011 - 10:34:53 · Hobbit Vizyon Tarihleri ve Isimleri Açıklandı! (0)
Haziran 13, 2011 - 10:18:39 · Oyun Fikirleri (2)
Aralık 03, 2010 - 08:08:20 · BBC Tolkien röportajı (0)
Kasım 22, 2010 - 11:15:26 · The Hobbit icin Gazete Ilani (2)
Ekim 22, 2010 - 11:31:19 · Hobbit oyuncuları (10)
Ekim 13, 2010 - 09:27:41 · Yüzüklerin Efendisi'nin Sırrı Ne? (2)
Haziran 02, 2010 - 07:54:36 · HOBBİT TEHLİKEDE (4)
Nisan 06, 2010 - 09:13:39 · Muhiddin-i Arabi'nin Eserleriyle Lotr ve Silmirallion'a Bakın (5)
Nisan 06, 2010 - 09:13:33 · Gölgelerin İçinden (0)
Ocak 19, 2010 - 08:58:13 · Born of Hope. LOTR Fan Filmi (11)
Ocak 08, 2010 - 15:45:13 · Hobbit'le İlgili Bazı Sorular (0)
Ocak 08, 2010 - 15:44:59 · Mucizeler Savaşı (6)
Ocak 08, 2010 - 15:44:38 · LOTR Filmlerindeki Sinir Bozucu Sahneler (18)
Eski Yazılar
|
|
Hikayeler: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda)
Yayınlanma tarihi Mart 03, 2003 - 10:29:22 Gönderen ringmaster |
|
ELENTARY göndermiş "Yüzük savaşının son bulup,Tek Yüzüğün yok edilmesiyle ;Karanlıklar Efendisi Sauron tüm gücünü yitirdi.Gökyüzünde toplanan kara bulutlar dağıldı.Ve güneş yeniden OrtaDünya toprakları üzerinde yükseldi.Yeryüzündeki bu değişim ,yaşayan pek çok varlığın ve ırkın yazgısınıda değişime uğrattı.Bu günlerin devamında Cüceler yerin derinliklerinde madenleri kazmaya, Buçukluklarsa; kovuklarında yemek yemeğe ve pipo içmeye geri döndüler....Kral Elessar tarafından yeniden birleştirilen Güney ve Kuzey krallığının topraklarında ;insanlar Elf ve Cüce dostlarının yardımı ile taştan yapılarını yeniden yükselttiler.İnsan ırkı Telcontar Hanedanının gölgesinde çoğalarak ,eski günlerin ihtişamına yeniden kavuştu.Beri toprakların en kadim halkı Elflerse,Orta Dünyayı terk ederek;inci ve gümüşten yapılı beyaz gemileriyle Batıya yelken açtılar.......
.................................................
Solunda yavaş bir şekilde akan sığ nehir,üzerinde yol aldığı patikayla beraber devam ederek ;ilerden sağa kıvrılıyordu.Tüm çevreyi saran,nehir kıyısı boyunca devam eden sık ve yüksek,devasa çınar ağaçları;yaz bitimiyle tamamen sarı ve turuncu renklere bürünmüş;yaprakların bir kısmı yerlere dökülmüştü.Nehrin akıntısız oluşu;ağaçların görüntüsünün ters bir biçimde suya yansımasını sağlayarak;bakan gözlere gerçek olmayan bir derinlik hissi veriyordu.
Artık iyice yorulmuş ve yavaşlamakta olan atının kafasını okşadı,yularından tutarak hafifçe atın başını sağa doğru çevirdi.Yoldan hafifçe çıkarak ,iki büyük ağacın arasından,Batıya; dağların yukarısında kıpkırmızı kesilmiş;ışık saçan güneş topuna baktı.Nerdeyse aynı renkte olan saçı ve gözlerine vuran ışıklar ;Onu bir hayalden daha gerçek ve yakın olarak hissedebildiği geçmişe götürdü.Orada öylece ;bir süre dağları ve akşam güneşini seyretti.................................
Mithlondda buluşmak üzre sözleştiği grubundan ayrılalı ,epey bir vakit geçmişti.Batı yolculuğuna çıkan pek çok Elfin yaptığı gibi ,bu kıyılardan ayrılmadan önce ;Büyülerin Hanım'ının ayrılışının ardından sessiz ve hüzünlü bir yer haline gelen Lothlorien'i ziyaret etmişlerdi.Ormanın çıkışında grubu Gri Limanlara varmak üzre kuzeybatıya yönelirken;kendisi yapması gereken son bir görev için güneye giden yola ayrılmıştı.
Ama şimdi arkadaşları ile sözleştikleri zamanda buluşamayacağını daha iyi anlıyordu,yol umduğundan da uzun sürmüştü.Özellikle Büyülü Ormanı gördükten sonra içine daha çok işleyen keder ve üzüntüyle ,ağır-aksak bir tempoda ilerliyor,yol boyunca gördüğü ve bir daha göremeyeceği her varlığa dikkatle bakıyordu.Bu kasvetli halini hafifletmesede ,içinde taşıdığı büyük bir sevinci vardı.Senelerce yüzü ve kalbiyle batıya dönük yaşamışken ;kısa bir zaman sonra kutsal topraklara ulaşacak,varlığıylada orda olacaktı.
Uzun yıllar boyu babasından ;uzak diyarlardaki yurtlarının,kutsal toprakların ,kudretli ayıran denizin,gözüpek ve güçlü Teleri denizcilerinin hikayelerini dinlemiş ve Onunla bu yolculuğun hayallerini kurmuştu.Ancak babası Yüzük
Savaşının ardından ;Kasvet Ormanının Sauron'un kötülüklerinden temizlenişi sırasında ,bir ork tarafından öldürülmüştü.Beklemediği bu ölüm karşısında Earhim'in ıstırabı korkunç olmuş,bir müddet gözü hiç bir şeyi görmemişti.Amaçsız ve düşüncesizce dolaşarak pek çok zaman geçirdi.Bu zaman içinde Batıya gitme isteği yok olmamış,yeniden alevleninceye kadar ,üzeri küllenmiş bir ateş gibi uykuya dalmıştı.Taa ki çok değer verdiği sevgili dostu Thalion'la birlikte Batı yolculuğuna çıkacak bir gruba katılıncaya kadar...Thalion'un kendisiyle beraber gelmek için yaptığı onca ısrara rağmen ,neden Onu grupla Mithlonda yolladığını bilmiyordu.Belki bu topraklarda son kez tek başına at sürerek ,bir zamanlar babasıyla yaptıkları uzun yolculukları hatırlamak istemişti.Belki de................
Düşüncelerinin hüznü ile kararan bal rengi gözlerini yeniden Batıya çevirdiğinde ; solmakta olan akşam güneşinin son ışık hüzmeleri vurdu yüzüne.Hala ağaçların arasında durmuş ,uzak dağların tepelerini seyrediyordu.Beyaz atının yelelerini okşayarak ,atını yola çevirdi yeniden;gece çökmeden Dol Amroth'a varmalıydı.
................................................
Sur kapılarına varmadan önce son bir mola verdi.Gökyüzüne yükselmiş ince bir ay ve küçük yıldızların altında,denize doğru uzanmış bir tepeye kurulu Dol Amroth a baktı.Evlerin küçük pencerelerinden sızan ışıklar ,gece karanlığında inciler gibi parlarken ;keskin gözleri giderek yükselen tepenin en sonunda ki Dol Amroth sarayını görebiliyordu.
Yanına verilen bir askerle sarayın kapısın ulaştığında sabırsızlığı iyice arttı.Kapıdakileri içeri alınması için ikna etmesi sandığı kadar kolay olmasada tek düşündüğü bir an önce yola koyulmak olduğundan ısrarlı davrandı.Nöbetçi bu saatte gelen aceleci yabancıyı pek hoş karşılamasada -ki bu yabacı bir elfti- ortada gerçekten acil bir durum varsa ;herhangi bir gecikmeden sorumlu olmamayı tercih etti.Doğu illerinden İthilien i ziyarete giden Prens Elphir sarayda oladığı için ,ona vekillik eden küçük oğlu Prens Menoriana haber vermek üzre üst kata yönelen nöbetçi, avlu kapısında genç bir kız tarafından durduruldu.Bir iki cümleden sonra yeniden saray kapısına gönderildi.
Saray görevlisi emredildiği gibi yabancıyı,büyük salona alarak beklemesini istedi.Nihayet son görevini tamamlayacağını düşünerek rahatlayan Earhim etrafını incelemeye başladı.Burası sağda ve solda altışar yüksek sütunla çevrili,büyük dairesel bir odaydı.Sütunlar kendi aralarında bir yarım daireyi tamamlayacak şekilde karşılıklı yükseliyordu.Tamamı beyaz mermer olan sütunların başları Niphredil çiçeğinin taç yaprakları biçiminde oyulmuştu.Salonun öbür ucunda son bulan sütunların arasında ,oldukça geniş bir pencere denize bakıyordu. Earhim bu pencereden pek çok zamandır göremediği denize baktı.Gözleriyle karanlığı delip geçmek,Batıdaki yeşil sahilleri görmek ister gibiydi.
Her sütunda ikişer lamba odayı aydınlatsa da ,gecenin karanlığında ,salon loştu.Birden sağ ve sol sütunların arkasında dizilmiş bir takım suretler fark etti.Yavaşça bunlardan birine yaklaştı daha iyi görmek isteyerek.Gördüğü beyaz bir mermere incelikle oyulmuş, zarif bir kadın başıydı.İnce ve uzun bir boyun üzerinde yükselen biçimli yüzünde ;iri gözleri,dolgun dudakları,küçücük burnuyla çok güzel bir kadının yüzü olmalıydı bu.....
Arkasından gürültüsüzce yaklaşan adımları hissettiğinde irkilerek geri döndü.Karşısında ona bakan yüzü gördüğünde az önce baktığı heykelin canlandığını sanacaktı neredeyse .eğer bu kıza aitse gerçek güzelliği soğuk taşa aktarıldığından çok daha fazlaymışdiye düşünürken ,kız bir açıklama yapmasına izin vermeden konuştu:
Dol Amroth Prensine teslim etmek üzre getirilmiş bir emanetiniz olduğunu öğrendim.Sanırım bu emaneti ve kim olduğunuzu bana açıklamak istersiniz?
Ormanlık Diyarın Kralı Tharanduilin halkından Earnen oğlu Earhim.diyerek saygıyla eğildi.Prens İmrahil ,babamın yeryüzü halklarının son ittifakından çok öncetanıdığı kadim dostlarından biriydi.Getirdiğim emanet ,yıllar öncesinde yaptığı büyük bir yardımdan dolayı ,babam tarafından İmrahile vaad edilmiş bir kılıçtır.Son savaştan sonra Kuyut Ormanda ,hiç beklemediğimiz bir şekilde babamı kaybettik.Ölmemiş olsaydı,Batıya geçmeden önce kılıcı Dol Amroth Prensine teslim etmek üzre buraya birlikte gelecektik.
Son sözleri hafızasında eski güzel günlerin anılarını canlandırdı.Peki ya siz kimsiniz? diyebildi.Sanırım buradaki heykel size ait...
Kendisine olan benzerliğim pek çok kişi tarafından söylenirse de; O heykel bana değil,Prens İmrahilin eşine aittir.İkisinin de hayatta oldukları zamanların yadigarı...
Prens İmrahilin kaybı çok üzücü bir haber.Geçmişi bilen çok az kişi kaldı geride.Yinede bu kılıcın yeri ,söz verilmiş olduğu gibi Dol Amroth sarayıdır.Böylece babamın son arzusu da yerine gelmiş olacak
Babam bir süre önce büyük ağabeyim Menelruth ile beraber ,İthilien Prensi Feomir in ziyaretine gitmişti.Sanıyorum ki şu an dönüş yolundadırlar.Onlar dönene kadar sizi konuk etmek ,sarayımız için bir şeref kaynağı olacaktır.Yine de söylendiği kadar acilse durumunuz,kılıcı babam adına bizzat ben teslim alabilirim
Earhim belki bu hesaba katmadığı ziyaretten belki de birden bire habersiz olduğu ölümü öğrenmekten ne yapacağını bilemedi.Aslında yapması gerekenin kılıcı Prensese teslim ederek,bir önce
yola çıkmak olduğunu bilse de Prens Elphirin dönüşünü bekleyeceğini söyledi.
.................Ertesi sabah Prensin küçük oğlu Menorian ile tanıştırıldı.Menorian bu beklenmeyen konuğa içten davranmış,belkide soylarında var olduğu bilinen elf kanı,Erahim e ısınmasını sağlamıştı.
İki kardeş misafirlerine oldukça iyi ev sahipliği yapıyorlardı.Beraber çevrede dolaşıyor,akşamları deniz kıyısına inerek güneşin batışını seyrediyorlardı.Bu günlerde Earhim dönüş yolculuğunu geciktirdiği için içten içe suçluluk duysa da geçirdiği güzel günler ,aklını bambaşka şeylerle meşgul etmeye yetiyordu.
Menorianın sarayın idari işleri için aralarına katılmadığı bir günün öğleden sonrasında ,iki genç saray bahçesinden kıvrılarak denize kadar uzanan patikadan sahile yürüdüler.İçlerini ısıtan güneşin altında ,kayalıklardan denizi seyrettiler bir müddet.Konuşacak o kadar çok şey bulmuşlardı ki, ay solgun ışığıyla göğe yükseldiğinde hala aynı yerde sohbet ediyorlardı.
İlk geldiği gece incecik bir hilal biçiminde olan ay,şimdi yuvarlaklaşmış,dolunaya yüz tutmuştu.Ayın bu hali Earhime Dol Amroth ta ne kadar uzun süre kaldığını hatırlatmıştı.Nasıl geçerse geçsin,zaman akıp gidiyordu işte....Göğü seyrederken hep burada kalmak istediğini hissetti.Zaman geçebilir;ay yeniden incelip, yeniden yuvarlaklaşabilirdi.Hatta ayın gökyüzünde salınacağı tüm çağlar boyunca burada kalabilirdi.Neden sonra bir süredir sessizce kendisini izleyen Niphriele döndü.Gece gibi berrak,iri,masmavi gözlerinde ,Elberethin çağlar önce elfler için yükselttiği yıldızların parıltılı ışığını görebiliyordu.Ne kadar ölümsüz elf halkı için yakılmış olsada ,o ışık şimdi bir ölümlünün gözlerinin içinde parlıyordu. Hiçbir yolu yok diye düşündü bir an .Niphriel sadece gülümsedi.Eğer her ikisi de o an birbirlerinin aklından geçenleri bilebilseydi,bu hikaye sonraları çok daha farklı anlatılabilirdi.
....................................................
Her ikisi içinde göz açıp kapayıncaya kadar geçen günler sonunda ,Prens Elphir büyük oğlu Menelruth ve kafilesiyle saraya döndü.Bu dönüş Earhime unutmak istediği batı yolculuğunu hoş olmayan bir biçimde hatırlattı.
Geri dönen saray erkanı Earhim'i büyük bir sevgi ve hoşnutlukla karşıladı.Prens Elphir genç elfi sarayda misafir etmekten duyacağı
mutluluğu fazlasıyla belli etmişti.Görüldüğü kadarı ile bu misafirden memnun olmayan tek kişi Menelruth 'tu.Ancak o günlerde Earhim bunu önemsemeyecek kadar sıkıntılıydı.
.........................................
Geçen günler boyunca sürekli ve sadece düşündü .Kalbi sonsuza dek büyük bir aşkla çarpacak olsa da,gitmek zorundaydı.Üstelik burada hangi sıfatla kalacaktı? Kendisine gösterilen bunca ilgi, sevgi; her iki ırkın atalarının dostluğuna duyulan saygının göstergesiydi.Belki burada kalabilirdi ,ancak Niphrielin aşkına karşılık vermesini nasıl bekleyebilirdi?Bir elfle bir insanın aşkı geçmişte birkaç kez gerçekleşmiş olsa bile- imkansızdı...
Düşündükçe bunalıyor,kendince hiçbir çıkar yol bulamıyordu.Bu tıpkı daldaki bir gülle ,dikeni arasında olabilecek bir aşk gibiydi.Mevsim geçtiğinde ,gül yapraklarını dökerek yerini bir başka baharda açacak yeni tomurcuklara bırakırken ,diken bitki yaşadığı sürece var olacaktı.Her şey istediği şekilde gelişse bile Niphriel bir gün bu topraklardan göçüp gittiğinde ,Orta dünya da sonsuza dek ne yapacaktı? Yada NiphrieldenTüm yaşantısını,sevdiklerini arkasında bırakarak kendisiyle batıya gelmesini isteyebilir miydi?
Kararan düşünceleriyle uyuyamayıp, sabah ettiği gecenin sonunda gündoğumu izlemek için denize inen patikadan sahildeki büyük kayalıklara vardı.İri bir taşa oturarak ,gözlerini günün ilk ışıklarına çevirdi.Bir süre önce geliş yolunda durup batışını seyrettiği güneş neler fısıldamıştı ona. Oysa şimdi yeni doğan gün bambaşka şeyler
söylüyordu.
Yaklaşan ayak seslerini duyduğunda Niphrielin geldiğini sandı bir an.Ancak üzerinde hissettiği öfkeli,kızgın bakışlardı.Kıpırdamadı.
Böyle bir vakitte burada bir başınıza düşünceler daldığınıza göre verilecek önemli karalarınız olmalıdedi Menelruth.
-Güneşin doğuşu genellikle bir şeyler nasihat eder- derdi atalarım.Bir yolculuğa çıkmadan önce nasihatlere kulak vermek iyidir.
Demek yurdunuza dönmeye karar verdiniz?Nerdeyse burada kalmaya karar verdiğinizi düşünmeye başlayacaktım. Earhim ne diyeceğini bilemedi,sustu kaldı.Sessizliği bozan yine Menelruth oldu:
Güneş size duymak istediğiniz şeyleri söyler mi bilemem ,fakat her yeni günün yeni şeyler getirdiği doğrudur..Çağlar önce bu topraklar üzerinde doğan güneş ,İnsan ırkının uyanışını müjdelemişti.Ve bu uyanış sizin ve halkınızın yazgısını beri topraklardan çok uzaklara sürdü Earhim.Kaderinizi ölümlü topraklarda aramayın.
Menelruthun sözleri zaten bildiği gerçeklerin sözcüklere dökülmüş haliydi sadece.Elf ırkı Orta dünyada neredeyse tamamen solmuştu artık.Kalanlar kendilerini sonsuza dek saklamış,pek azı insanların dostluğunu istemişti.Elessarın ve Akşamyıldızının göçüp gitmesinin ardından geçen zamanda,iki ırk arasındaki bağlar tamamen kopmuştu.
Bu son konuşma Earhimi fazlasıyla üzmüştü,saraya geri döndüğünde hiç kimse ile konuşmadı.Herkesten kaçarak odasında hastalık bahanesinin arkasına sakladı. .En büyük korkusu Niphrille yüzyüze gelip,gözleriyle kendini elevermekti. Ertesi sabah saraydan
ayrılacağını sadece Prens Elphire bildirdi.Gündoğumunda beyaz atının sırtına binerek ,yönünü bir rüzgar gibi aceleyle Mithlonda çevirdi.Saraydan görülemeyecek kadar uzaklaştığında Earhimin artık göremeyeceği bir pencere;uzaklaşan atlıyla beraber tüm ümitlerini de kaybetmiş bir genç kız
duruyordu.Niphriel yaşlar gözlerine tamamen dolup,hiçbir şey görmesine izin vermeyinceye dek orada kaldı..................................................
Bir yabancı olarak girip ;yine bir yabacı gibi saraydan kaçışının ardından günler sonra Earhim nihayet Gri Limanlara varmıştı.Yol boyunca tüm gücünü Mithlonda bir an önce ulaşmak için harcamış olsa da Dol Amroth ta uzun bir süre kaldığından ,vardığında grubunun kendisini beklemeyerek denize açıldıklarını
öğrendi.Bu haber olduğundan daha fazla kederlendirmedi,çünkü sadık dostu Thalion Onu terk etmemiş.,gruba katılmayarak sabırla Earhimin dönüşünü beklemişti.
Boğucu düşünceleri ve üzüntüsü ile başbaşa kalmak istemeyen Earhim ,Thalion la beraber Kutsal Topraklara yelken açan ilk kafileye katıldı.Bulutlu ve sisli bir günde;Doğuda, uzaklarda Batıya bakan bir pencerede genç bir kız yaşlı ve yorgun gözlerle denizi seyrederken ,elf kafilesini taşıyan büyük ak gemi Gri limanlardan ayrılıyordu............
1.bölümün sonu....
Not:Bu hikayenin taslak halinden son haline gelmesi yaklaşık 10ayı buldu.Bu süre içinde hiç bir yardımını esirgemeyen hem nesir hem de nazım kısmında yardımda bulunan değerli dostum Cirdan'a,aynı şekilde Silvie'ye ve eleştiride bulunmayıp destek olarak cesaret veren Gimliye çok teşekkür ederim.....
Ayrıca söylemeden geçemeyeceğim bir şey daha:Bir konuda birtakım kişilerin önüne geçerek bir işe önderlik yapmışsanız eğer,sebep ne olursa olsun bu artık bir sorumlukluktur.hangi sebeple olursa olsun,geri dönemezsiniz..:))umarım anlamışsındır....
"Gözlerinizden yıldızların ışığı eksik olmasın"
"
|
| |
Oturum Aç
|
Henüz bir hesabınız yok mu? Yeni bir tane yaratabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak tema yöneticisi, yorum yönetimi ve kendi adınızla yazı girişi gibi imkanlardan faydalanabileceksiniz.
|
|
"Hikayeler: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda)" | Oturum Aç/Yeni Hesap Yarat | 55 yorum |
| Yorumlar gönderene aittir. İçeriğinden hiçbir şekilde site ve site yönetimi sorumlu tutulamaz. |
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen reallord (yasin_baskan@mynet.com) Tarih: Şubat 16, 2005 - 23:08:12 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | hikaye mükemmel.inan lotr'un devamı yazılmış gibi hissettim biran.hep istemişimdir devamı olsun diye.2 bölümü merakla bekliyorum.bu arada bu earhim kim oluyor?ve diğer karakterlerin kim olduğunu allah rızası için yazarsan çok sevinirim.inan kim kim karıştırdım.belkide çok uykum olduğundan ama yazarsan çok sevinirim.adresime yazabilirsin.dört gözle bekleyeceğim. |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen kingfingolfin Tarih: Mart 03, 2003 - 15:09:03 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Elentary bu hikaye okuyup ilk yorum gönderme şerefinin bana ait olması gerçekten harika.Bu ve buna benzer hikayeleri okumak benim için büyük zevk yazdığın bu hikaye için seni gerçekten kutlarım inan
okurken tekrar orta dunya'nın derinliklerine daldığımı hissettim ve içimden bu öykü hiç bitmesin diyesim geldi. hikayedeki akıcılık ve betimlemeler öyle muhteşemki insan okurken adeta bu öyküyü yaşıyor.Fakat sonu insanı gerçekten üzüyor keşke böyle bitmeseydi diyor insan...Bizi bu hikayeler ile ve orta dunya'ya yolculuk yaptırdığınız için teşekkürler... Yeni çalışmalarını beklerken şimdiden sabırsızlanıyorum...
Saygılarımla... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Cirdan_ Tarih: Mart 04, 2003 - 00:03:30 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Üçlemeyi okuyan tüm insanların baya bir çoğunluğu kitabın sonunda "ya nası biter böyle bir hikaye" diye haykırdığına eminim.Alın size bakalım axana'nın yazısından sonra size Elentary'nin yazısı,doya doya okuyun ve düşünün...En güzel olayda daha öncede söylediğim gibi Tolkien'e paralel bir anlatımın olmasıdır ,gelecek için arşivlere iyi bir temel atıyoruz sanırım :))
Sevgiler dostum... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Silmaril_ Tarih: Mart 04, 2003 - 10:32:35 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | "Kısaca" Hikayen çok güzel[Uzuncasını maille atacağım ;)]....Sonunda üzüldüm ama 1.bölüm olduğunu görünce rahatladım.Sitenin salyalı sümüklü bi a$k hikayesine ihtiyacı var :)) Onu da sen tamamlıyorsun ya hadi hayırlısı.İnşallah diğer bölümü de hemen gönderirsin..Bizi cok meraklandırma... |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Gondorian_Flame Tarih: Mart 04, 2003 - 15:47:04 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Ya Elentary bir aşk hikayesi de gözyaşsız bitse olmaz mi? Zaten Elessar ve Arwen'in hikayesinin sonu yeteri kadar üzücü idi bari Niphriel kutsal topraklara gitse de sonsuza dek mutlu yaşasalar. Bu arada yine döktürmüşsün Axana'ya da dediğim gibi üçlemenin devamı niteliğinde ve kopukluk yok. Anlatım, tasvir ve konu yönünden ise söylenebilecek tek şey usta bir yazarın elinden çıkmış gibi olduğu. Ne diyeyim Allah vergisi bu yeteneklerinle oluşturduğun eserleri devamlı bizlerle paylaşman dileğiyle.
(Bu arada mutlu son talebimde ısrarcıyım ve merakla bekliyorum. Bir de merak ettiğim neden Menelruth Earhim'e karşı önyargılı) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Aldueren (aldueren@yahoo.co.uk) Tarih: Mart 06, 2003 - 17:41:55 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Sevgili Elentary,
Tasvirlerine hayran oldum. Alduéren'in hikayesini yazıya geçirmemdeki en büyük heyecan ateşini senin sayende buldum. Beni cesaretlendirdin ve imrendirdin açıkcası.
Bastığın yerdeki çiçekler sevginle ışıldasın.
Alduéren |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen axana (alcarinque@mynet.com) Tarih: Mart 06, 2003 - 22:29:42 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Elentary'ciğim siteye tam gaz dönüs yapmissin anlasilan...e tebrik edioruz ve nete girebildigin için de seviniyoruz burda. Yazini okuduktan sonra dedim kendi kendime, yaw bu sefer de sanki benimkinin baska bir devami gibi olmus:) gerçekten bu kadar örtüsebilirdi ya yazilarimiz. bir hafta sonra bunlari okumak çok güzel inan. hay bir de orta dünyaya veda olunca isim, e dedim kaderimizde bu varmis demek ki:))
neyse, devamini bekliyoruz tabii ki heyecanla.
NOT: sen kaçsan iyi olacak hakkaten silmaril, elimde kalacan yoksa! ya gicigina yapiyo adam sanki bi kötü lafimi duymus gibi! (ulan) beni ezen sendin esas duygusuz vicdansiz!
ben de adak adayacagim ha sen bi gün gelir de sinir sinir konusmayi birakirsan diye!!!!!!!! |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen silvester Tarih: Mart 07, 2003 - 14:20:42 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Öncelikle çok saol ama her zmn sölediğim gibi ben hiçbişi yapmadım walla,tamamen senin yeteneğinle oluştu:)
Ablacım ya, yine yapıcanı yapmışsın:))Çok güsel olmuş;ellerine,gözlerine sağlık!! Devamını bekliyorum heyecanla, elini çabuk tut,nolur:pp
Anlatım tarzın harika, betimlemelere hayran kaldım..Özellikle Earhim'in Dol Amroth'a varmadan önceki satırlardaki betimlemeler çok güsel olmuş...
Tekrar tebrikler:)) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Corombat Tarih: Mart 07, 2003 - 20:52:29 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Ya ELENTARY özür dilerim biraz geç bir yorum olacak; kısa da olacak:)
GÜZEEEEEEEEEEEEELLLLLLLL! |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen Gelaek Tarih: Mart 09, 2003 - 13:56:18 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Arkadaşlar benden size bir tavsiye:
Elentary, axana, Aldueren ve bunun gibi hikaye yazanların eserlerini kağıda bastırıp okuyun...
Ben şahsen neredeyse Yüzüklerin Efendisi'nden aldığım zevki tekrar yaşıyorum...
Gelaek, of Lorien Elves |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
Re: MERİDYN -1.BÖLÜM-(Orta Dünyaya Veda) (Puan: 1) Gönderen GandaIf (ozgen_ozturk@hotmail.com) Tarih: Mart 10, 2003 - 17:18:18 (Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder) | Söylenecek hiç bir şey yok, yazı yazma olayını aşmış birine hiçbir eleştiri de yapılmıyor yaw :) |
[ Anonim kullanıcı iseniz, lütfen kayıt olun ]
|