Yuzuklerin Efendisi / Turkiye LOTR / Turkey

anaglareb göndermiş "Bu şiirin sadece bir bölümü kaldı bu ikinci bölümden sonra.daha değişik maceralar var hep böyle devam etmeyecek merak etmeyin:) Bu arada ingilizce'nin doğası gereği bazı cümleler tam olarak anlamlı olmuyor türkçeye çevirildiğinde. Bir de bu yüzden mazur görün beni...İşte ikinci bölüm:

-2-

Sonra Tom hızlandı çünkü yağmur başladı çiselemeye,

Yağıp halkalar oluşturmaya, akan nehirde

Bir serin rüzgar esti, sarsılan yapraklardan soğuk damlalar damladı

Yaşlı Tom ise korunaklı bir oyuğa doğru sıçradı

Birden bir Porsuk geldi, alnında kar ile,

Tepedeki taş ocağından. Kırpıştırdı gözlerini kızgınlık ile

Karısı ve bir sürü çocuğuyla, post ile yakaladılar onu sonra,

Çektiler tepenin altındaki deliğe, tünellerinden sürüklediler zorla.

Gizli evlerinde, oturdular bir mırıltıyla:

Dediler ki Aha, Tom Bombadil Nereden geliyordun gümbürdeyerek buraya

Bitiverdin kapımın önünde! Bak Porsuk ailesi yakaladı seni.

Hiçbir zaman anlayamayacaksın seni buraya nasıl getirdiğimizi!

Şimdi, yaşlı Porsuk, sen beni hiç konuşurken duydun mu?

Bana bir defa göründün! Yürümeme izin vermedin, unuttun mu?

Gösterin bana gül ağaçlarının altındaki arka kapınızı

Temizleyin sonra kirli ayaklarınızı ve çamurlu burunlarınızı!

Samandan yastıklarınızda uykuya dönün geri,

Irmağın Kızı ve Yaşlı Söğüt Adam gibi!

Sonra tüm Porsuk ailesi Affet bizi! diye yalvardı

Toma yolu gösterdiler tekrar, O da dikenli bahçelerine çıktı

Dönüp gizlendiler, sarsılıp, titreyerek, korkuyla

Tüm kapılarını kilitlediler ve başladılar toprağı kazmaya

Yağmur dindi. Gökyüzü berraktı, yaz neşesiyle dolmuştu.

Yaşlı Tom Bombadil gülerek evinin yolunu buldu.

Kapısını açtı ve kepenkleri kaldırdı,

Mutfaktaki pervaneler uçuşup kaçışmaya başladı.

Tom camdan atladı ve gördü göz kırparak uyanan yıldızları,

Ve yeni ince ayın batıya doğru battığını.

Tepenin eteklerine karanlık çöktü. Tom bir mum yaktı

Gıcırdayan merdivenlerden çıktı ve kapının kolunu çevirdi

Aha, Tom Bombadil, Bak gece sana ne getirdi

İşte kapının arkasındayım ve sonunda yakaladım seni

Unuttun yaşlı tepeciğin altında yaşayan Höyüklü kişiyi

Orada yukarıda tepenin başında yaşıyorum taştan halkaların ortasında

İşte O serbest kaldı yine, şimdi O seni toprağın altına alacak

Zavallı Tom Bombadil, O seni solgun ve soğuk yapacak

Çık dışarı! Kapa kapıyı, sonra da bir daha dönme!

Götür parlayan gözlerini ve boş kahkahalarını evine!

Geri dön taştan yastığına çimenli tepeciğe

Koy kafanı yastığa, Yaşlı Söğüt Adam gibi,

Genç Altınyemiş ve taştan çukurlarındaki Porsuk ailesi gibi!

Geri dön gömülü altınlara ve yaşa yeniden unutulmuş hüzünleri!

Höyüklü Kişi pencereden bir sıçrayışla kaçtı peşinde bir köpek var gibi

Avludan ve duvarın üzerinden sıvıştı bir gölge misali

Tepenin üzerine, devrilmiş taşlardan çembere, geri döndü feryat figan ile,

Geri döndü yalnız tepeciğe, şangırdayan kemikleri ile.

Yaşlı Tom Bombadil kafasını yastığına koydu

Altınyemişten daha tatlı, Söğütten ise daha huzurlu

Porsuk ailesinin yada Hoyüklü Kişilerin evlerinden daha konforluydu

Horladı bir körük misali ve mırıldanan bir kütük gibi uyudu.

"